Devrekli şair Rüştü Onur, 12 Eylül 1940 tarihinde Necati Cumalı'ya yazdığı mektubunda, “Ey benim mektuplariyle huzur bulduğum ve avunduğum kardeşim. Şehir'de buluşacağız. Her ne pahasına olursa olsun Şehir çıkacak… Şehir okuyucu kitlesinin karşısına yeni bir atmosferle çıkacak.” diyordu. Ancak Rüştü Onur, çıkarmayı çok istediği “Şehir” dergisini, ömrü yetmediği için çıkaramamıştı. O'nun bu isteğini kendisine vasiyet kabul eden gazeteci, şair ve yazar İbrahim Tığ, Şehir’i Aralık 2004 tarihinden itibaren Devrek’te çıkarıyor. Şehir, şiirin merkezde olduğu bir şiir dergisi anlayışıyla, bir derya olan Türk şiirine katkı sunmaya çalışıyor.
Bu sayısıyla 21. Yayın yılına giren Şehir’de Rüştü Onur’u Tarık Özyıldırım “Şapkasının Altındaki Şair: Rüştü Onur” başlıklı yazısıyla anıyor.
Dergide ayrıca, İbrahim Tığ’ın “Suskunluğun Şairi: Doğan Şadıllıoğlu”, Nisa Günel’in “Bir Girit Destanı Erotokritos”, Hüseyin Alemdar’ın “Tarık Akan 75 Yaşında”, GünovaSepin’in “Köylüleri Niçin Öldürmeliyiz Şiiri Üzerinden Köy Kent Karşıtlığı”, Barış Erdoğan’ın “Sen Ey Ölümlü”, Aydan Ay’ın “Yarım Kalmış Türkü: Sevgi Soysal”, Tahsin Şimşek’in “Aydınlığın Merhabasıdır Rönesans”, Fahrettin Koyuncu’nun “Zamanın Eleğinden”, Mehmet Çataloğlu’nun “Günlükten Dökülenler”, R. Mithat Yılmaz’ın “Beklemek Deyince”, Hamit Oral’ın “Serbest Şiirin Doğuşu”, Durmuş Taşdemir’in “Şiirsiz Birey, Şiirsiz Toplum”, Engin Berk’in “Şiir Nedir”, Seydi Turgut’un “Yeniden Var Olmak” ve Necdet Arslan’ın “Gül Süremi” başlıklı yazılarının yanı sıra, Ali Hikmet Eren ”Kısa Öyküler”, Zeynep Kasap’ın “Silkeleme Çağı”, Niyazi Uyar’ın “Bir Düğün Havası”, Gülten Doğruyol İncesu’nun “Büyü Bitti”, Erdal Atıcı’nın “Ekim İşte…”, Erdinç Gültekin’in “Taşra Özlemi” ve Ümit Topçu’nun “Oyundan Önce” adlı öyküleri yer alıyor.
Derginin bu sayısının şairleri de şöyle: Doğan Şadıllıoğlu, Can Ceylan, İlhan Kemal, Cihan Ezer, Zeliha Aydoğmuş, Battal Keskin, Ali Varol, Ayfer Yurdakul, Nilüfer Uçar, Burak Tokcan, Selma Aydın, Murat Boğurcu, Abdurrahman Kaya, Baha Akıner, Elif Sağım, Bahri Loş, Emrah Yener, Yusuf Aksoy ve Bayram Çapkurt.
Dergide ayrıca, Abdülkadir Güler’in dergiye yazdığı mektuba yer veriliyor.
