Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Kozlu Müessese Müdürlüğünde 3 Mart 1992'de meydana gelen grizu faciasında yaşamını yitiren 263 maden işçisi rahmet ve minnetle anılacak.
3 Mart 1992 tarihinde meydana gelen grizu faciasının madencilik tarihinde yaşanan üzücü bir olay olduğunu belirten Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Hakan Yeşil, kimse bu durumu yaşamak istemez diyerek şunları söyledi:
MADENCİLİK TARİHİMİZDE YAŞADIĞIMIZ ÜZÜCÜ BİR OLAY
“Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Kozlu Müessesemizde 30 yıl önce yaşadığımız talihsiz grizu patlaması sonucu 263 madenci arkadaşımızı kaybetmiştik. Yıl dönümü olan 3 Martta Kozlu Müessese Müdürlüğümüzde hayatını kaybeden madenci arkadaşlarımızı rahmet ve minnetle anacağız ardından kuran okutacağız. Madencilik tarihimizde yaşadığımız üzücü bir olay. Kimse bu durumu yaşamak istemez ama yaşandı. 263 madenci arkadaşımız orada şehit oldu. Bizde her sene orada hayatını kaybeden arkadaşlarımızı sendikamız ve madenci arkadaşlarımızla birlikte anıyoruz.”
TABAN EĞİTİM SEMİNERLERİ DEVAM EDİYOR
Taban Eğitim Seminerlerine devam ettiklerini belirten Yeşil; “Geçtiğimiz sene pandemi sebebiyle yapamadığımız Taban Eğitim Seminerimizi bu sene itibariyle Kızılcahamam’da başlattık. Dört bölgemizde Taban Eğitim Seminerlerimiz tamamlandı. Tabanda İşçi Buluşması adı altında birlik ve beraberliği sağlama adı altında şimdiye kadar yaptığımız eğitim seminerleri çok güzel oldu. Birik ve beraberlik adına yapılan organizasyonumuza değerli hocalarımızda katıldı. Kalan bölgelerimizle eğitim programlarımız devam edecek. Eğitim seminerlerimizi her bölgemizden katılan 200 madencilerimizle gerçekleştiriyoruz” dedi.
ÖNCELİĞİMİZ, TÜRKİYE TAŞKÖMÜLERİ KURUMUNA İŞÇİ ALINMASIDIR
Yeraltındaki taşkömürünün yerüstüne çıkartılması ve ülke ekonomisine kazandırılması için Türkiye Taşkömürleri Kurumunun işçi açığının biran önce giderilmesi gerektiğini de ifade eden Yeşil; “Genel Maden İşçileri Sendikası olarak birinci önceliğimiz Türkiye Taşkömürü Kurumuna işçi alınmasıdır. Son dönemlerde yaşadığımız enerji sıkıntısı sebebiyle yurtdışından alınan kömürlerin fiyatları çok yükseldi ve şuan itibariyle 300 dolarları geçti. Tedarik anlamında da işverenler çok büyük sıkıntılar çekiyor. Bizde her zaman şunu söylüyoruz; Türkiye Taşkömürleri Kurumunda bu ihtiyaçların tamamını olmasa bile bir miktarını karşılayacak düzeyde kömür çıkartıyoruz. Ama kuruma yeni işçi alındığında ve yeni iş sahaları açıldığında iddia ediyoruz bölgemizdeki kömür tedarikçilerinin sıkıntılarını gidereceğimizi düşünüyoruz. Türkiye Taşkömürleri Kurumuna işçi alınması ve devamında üretimin artırılacağı konusunda hazırladığımız rapor ortada. Bizler bunun takipçisiyiz. Bölgemizde yatan milli servet var. Yerli ve milli kaynaklarımızın ekonomiye katılması adına bu projenin biran önce hayata geçirilmesi gerekiyor. Bu kapsamda da kurumun işçi açıklarının giderilerek yeni işçilerin alınması gerekiyor. Her işçi alındığında Türkiye Taşkömürleri Kurumunda üretimin arttığı istatistiklerde bellidir. Yeraltı madenciliği zor bir meslek ve arkadaşlarımız emeklilik hayatlarını hak ettiklerinde zor olan bu meslekten ayrılmak zorunda kalıyorlar. Bu da işçi açıklarının artmasına sebep oluyor. Tecrübe ve deneyim isteyen yeraltı madenciliğinde işçi alımlarına ara verildiğinde bu tür sıkıntılar yaşıyoruz çünkü devamlılık gerektiren bir iş. Arkadaşlarımızın 3-5 günde öğrenebileceği bir iş değil. Kurumun ayakta kalması ve yeraltı zenginliğimizin yerüstüne çıkartılması için işçi alımı şart. Bizlerde bu konunun takipçisiyiz” diye konuştu. Haber: Seçkin KIRARSLAN
