Bayram sofraları

Abone Ol

Ramazan Bayramı bu yıl da pandemi gölgesinde yaşanıyor. Bayram sofrasında dikkat edilmesi gerekenlere dikkat çeken uzmanlar; kahvaltılarda yağlı, hamur işi ve tatlı ağırlıklı öğünlerden uzak durulmasını, öğle yemeğinde protein ağırlıklı, akşam yemeğinde ise sindirimi kolay olduğu için sebze ağırlıklı beslenilmesini tavsiye ediyor. Uzmanlar, tatlı olarak baklava ve börek tarzı gıdalar yerine sütlü tatlıları veya meyveli dondurmaların tüketilmesini, yavaşlayan metabolizmayı hızlandırmak için de 45 dakikalık tempolu yürüyüş yapılmasını öneriyor.

İLK KAHVALTILARDA KIZARTMADAN UZAK DURULMALI

Bayramda kahvaltılara dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Diyet Uzmanları sözlerine şöyle devam ediyorlar:

 “Öncelikle insülin salınımını az uyaracak ve tokluğu pekiştirecek gıdalar tercih edilmelidir. İlk kahvaltılar kesinlikle kızartma, hamur işi ya da tatlı içermemeli. Klasik beslenme diye tabir edebileceğimiz peynir, zeytin, yumurta, bal ve bol miktarda yeşil sebzeler tercih tüketilmeli. Yine gün içerisinde klasik Türk mutfağı olarak isimlendirebileceğimiz az yağlı ve salçalı olacak şekilde zeytinyağlı yemekler, çorbalar ve sebze yemekleri tercih edilmeli. Tatlı olarak baklava börek tarzı gıdalar yerine sütlü tatlıları, meyveli dondurmalı tercih etmek gerekir. Tüm bu gıdalar gaz ve şişkinlik oluşumunu azaltacaktır. Öğle yemeğinde protein ağırlıklı, akşam ise sindirimi kolay olan düşük kalorili sebze ağırlıklı bir menü tercih edilmelidir.”

TAM KAPANMA METABOLİZMAYI ETKİLEYEBİLİR

Yavaşlayan metabolizma hızını artırmak için öğünlerden en az 1-2 saat sonra 45 dakikalık tempolu yürüyüşlere başlanmasını öneren uzmanlar “Yürüyüşün gerçekleşmesi güç olan durumlarda zaman ayırmak için yeterli vakit olacağı için egzersiz programlarından biri takip edilerek düzenli olarak uygulanabilir. Böylece hem kilo kontrolü sağlanmış hem de yaşanabilecek hazımsızlık problemleri önlenmiş olacaktır” dediler

ORUÇ TUTANLARIN BESLENME ALIŞKANLIKLARI DEĞİŞECEK

Ramazan sonrası oruç tutan kişilerde beslenme alışkanlıklarının değişeceğini ifade eden bir başka diyetisyen, “Ramazan ayı boyunca uzun süren açlık ve susuzluk hissinden sonra vücudun tekrar normal beslenme düzenine geçmesi kolay olmayabilir. Yavaşlayan metabolizma, uzun süren açlık ve 2 öğünle beslenmeye alışmış bir mide bağırsak sisteminde mide bulantısı, iştahsızlık, gaz sancısı, az tüketilen lifli besinlerden dolayı kabızlık görülebilecek başlıca sorunlardandır. Bunun yanı sıra metabolik rahatsızlığı olan kişilerde alınan yüksek kalorili besinler, ani şeker yükselmeleri, tansiyon problemleri ve kalp-damar rahatsızlıklarına neden olabiliyor. Ayrıca vücuda alınan yüksek kalorili ürünlerin ağırlık artışına neden olduğu da görülebilir.” diye konuştu.

BESİNLER YETERLİ VE DENGELİ TÜKETİLMELİ

Diyetisyenler; tüm besin gruplarından bir arada yemenin, yavaş ve iyi çiğnemenin, az ve sık yemenin, posa alımı için sebze ve meyveleri mutlaka tüketmenin, yağı yeterli miktarda ve doymamış yağlardan tercih etmenin yeterli ve dengeli beslenmede ana kural olduğunu söylediler ve aynı zamanda günlük en az 1.5-2 litre su içmeye, tahıllardan, kuru baklagillerden ve hayvansal besinlerden proteini yetecek miktarda almaya dikkat edilmesi gerektiğini ifade ettiler.

 Beslenme ve Diyet Uzmanları, bayramda sabah, öğle ve akşam öğünlerinin yanı sıra ara öğünler ile sağlıklı bir öğün planlaması yapılması gerektiğini vurguluyor