Zonguldak’ta canı sıkılan çok tipler var.

Say say bitmiyor.

Geçmişten bugüne bunarlı hep gördük.

Dedik ya canı sıkılanlar.

Her yerde.

Her zaman.

Bunlar bazen TTK Beyaz saraya limon oluyor.

Bazen Valilik binasına salça oluyor.

Bazen şehri yıkıyorlar.

Bazen limanını dolduruyorlar.

Bazen şehri yaşıyorlar.

Kim bunlar kim?

Evet halk soruyor kim bunlar.

Ne okumuş.

Tahsili ne?

Şehri plancısı mı?

Yok.

Mimar mı?

Yok.

Mühendis mi?

Yok.

Profesör mü?

Doktor mu?

Yani bu meslek gruplarını çoğaltabiliriz.

Tabi ki bu meslek gruplarına saygımız sonsuz.

Ama dallarında olması kaydı ile.

Kimse rüya görüp.

Gece boşken düşünüp.

Zonguldak’ta şu olsun.

Bu olsun demesin.

Boşa vakit kaybı yaratmasın.

Sorumluluğu olanlar için söylüyorum.

Kamuoyunu halkın haber alma adına.

Bilgi alma adına.

Bazı haber yapanlar.

Bir kısmı.

Yorum yapanlar.

Bir kısmı.

Köşe yazanlar .

Bir kısmı.

İçi boş olmasın.

Yalan ve dolanla hiç olmasın.

Sadece boş atıp tutmasın.

Bu şehir zar atma basit düşüncesi ile yol alamaz.

Ya da yazı tura gibi kafa bulanlarla hiç alamaz.

Evet.

Yıllardır yazılıyor.

Çiziliyor.

En sonunda gerçekler doğrultusunda yol alınıyor.

Örneğin.

Fevkani köprü yıkılıyor.

Yıkılacak.

1955 yılından bugün gelen bir köprü.

Yıkılıyor.

Kentin önü açılıyor.

Köprü yerine çevre yolları devreye giriyor.

Çok da güzel oluyor.

Dere ıslahı ile yeni kent kimliğine kavuşuluyor.

Fevkani köprü esnafına.

Acılık iş merkezinden tam 48 dükkan.

Lavuar alanında önemli iş yerleri.

Veriliyor.

Kimse mağdur edilmiyor.

Herkes mülk sahibi yapılıyor.

Çok da yararlı ve faydalı gelecek vaat eden bir çalışmaya imza atılıyor.

Hem yer değerli.

Hem de halka hizmet adına şehir merkezinde bir yer tahsisi.

Ne kadar güzel bir düşünce.

Olgunlaştı.

Hayata geçiyor.

Geçte olsa.

Zorda olsa.

Ama başarılıyor.

Peki, Valilik binası yıkılsın diye çığlık atanlar.

Kime hizmet ediyor?

Hiç kimseye.

Tribüne oynuyorlar.

Ama el şaklatanı yok.

Beyaz saray tıp fakültesi ve hastanesi olsun diyen sığ düşünenler.

Nerede?

Yoklar .

Çünkü onlar günlük yaşayanlar.

Bazen dinlenirler.

Bazen mola verirler.

Bazen de biz buradayız derler.

Sonra işin içine edeler.

Bu gibi tipler.

TTK nedir bilmez.

Kömür nedir hiç bilmez.

Böyle basit kafalar.

Maalesef bu memlekette olabiliyor.

Oluyor da.

Sonuçta hiçbir zaman inandırıcılığı olmayan tipleri görebiliyoruz.

Bir gün liman dolsun diyen zatlar.

Bir gün tren ferisine ucube diyen kafalar.

Zonguldak kent merkezini bir gecede yıkıp geçen zihinsel sorunu olanlar.

Bunalar Zonguldak’ta yaşmadığı için.

Şehirde turist kafasında oldukları için.

Gelecek nesli düşünmedikleri için.

Maalesef böyle tipler var.

Dediğim gibi bu turist kafalı zihniyet elbet bir gün hak ettiği yere gidecektir.

Bizlerde bunların ne olduğunu yazalım dedik.

Kamuoyu da doğru bilgilerle aydınlansın.

Kararını tabi ki versin.

Canı sıkılanlarla uğraşamayız.

Canı sıkılanlarında artık gideceği yer açık ve belli.

Neresi mi?

Onlar biliyor.

Biz söylemeyelim.

Son not.

Zonguldak kömürle var olmuş bir şehridir.

Bu şekilde devam edecektir.

Tabi ki ekonomik çeşitliliğimiz günün şartlarına göre artarak devam ediyor.

Zonguldak sadece kamu yatırımları ile değil.

Özel sektör yatırımları ile de büyüyecektir.

Kamu önemli.

Özel sektör önemli.

Yol alınacaktır.

Kömür ile.

Çelik ile.

Enerji üssü ile.

Lojistik limanları ile.

Tarımı ve diğer ana ulaşımları ile kat ve kat yol alacaktır.

Zonguldak ‘ta hiç kimse kömürden.

Kömür tozundan rahatsız olamaz.

Bugün altın olan kömür her daim var olacaktır.

Limandan sevk edilecektir.

Limana gelecektir.

Zonguldak’ın değerli il ve bölge geneli kurumlarına , şirketlerine hizmet edecektir.

Daha fazla söyleyecek söz bulamıyoruz.

Herhalde anlaşılmıştır.