ÖZEL HABER: Mehmet Seyda’nın 1942’de Zonguldak’ı ele alarak oluşturduğu ve Çaycuma’da geçen “Pazarlık” hikayesinde, bir askerin çapkınlık anısına yer verildi. Yaşanmış bir hikaye olduğu öğrenilen “Pazarlık”ta Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun üzerinden kısa süre geçmesinin ardından oluşan olay okuyucuları güldürdü.
Daha önce 1937-1943 yılları arasında Tan, Varlık, Yeni Edebiyat gibi değişik gazete ve dergilerde yayımlanan ve ilk olarak kitap halinde 1962 yılında basılan Zonguldak Hikâyeleri kitabında ilk olarak bir askerin yaşadıklarını anlatan Mehmet Seyda, bu hikâyeleri “henüz tam ve özgürce anlatılamamış gerçek Zonguldak olarak tanımlıyor.
NÜFUS CÜZDANI KARMAŞASI
Okuyucuları güldüren ve henüz çok sayıda kişi tarafından henüz keşfedilemeyen “Pazarlık” hikâyesinin özeti şu şekilde:
“Aslen Kalecik İlçesi Çandır Bucağı köylerinden birinden olan Hasan oğlu Hüseyin Savur, Zonguldak’ta askerlik yapmaktadır. Bir cuma günü hastalık numarasıyla birliğinden istirahat izni kopararak şehrin pazar yerine hovardalık yapmaya çıkar.
Akşama kadar dolaşırsa da amacına uygun birine rastlayamaz. Çaresizce birliğine dönmeyi düşünürken karşısına birden açıkgöz bir muhabbet tellalı olan Çakıcı çıkar. Uzun bir ikna ve pazarlık sürecinden sonra Çakıcı, Hüseyin’i akşama genç bir kız 1940’lı Yılların Zonguldak’ında Sosyal Hayattan Edebiyata Yansımalar Bağlamında ayarlayacağına inandırır. Heyecanla akşamı bekleyen Hüseyin, belirlenen saatte, kararlaştırılan karanlık, izbe bir evde kızla buluşur ve ücret olarak anlaştıkları bir lirayı kıza peşinen verir. Kız yüzündeki yaşmağı çıkarınca Hüseyin şaşkına döner. Çünkü Çakıcı’nın vaat ettiği genç ve güzel kız, aslında, nüfus cüzdanına göre on dokuz yaşında görünen, yüzü buruş buruş olmuş bir yaşlı bir kadındır. Hüseyin öfkeyle Çakıcı’dan işin aslını sorar. Çakıcı ise yemin billah ederek sözünde durduğunu; koynundan çıkardığı nüfus cüzdanına göre kadının resmen on dokuz yaşında olduğunu söyler.” /Haber: Fadime YILMAZ ELMA