Türk Eğitim Sen Zonguldak şube başkanı Şahin Ören, Madenci Anıtında düzenlenen açıklamaya, sendikalarına bağlı ilçe başkanları ve yönetim kurulu üyeleri, kadın kolları, bazı siyasi parti temsilcileri ile Türk Eğitim Sen Zonguldak Şube yönetimi ve üyeleri katıldı.
Ören, ilk olarak promosyon konusunda açıklamada bulunarak, “İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerine bağlı olarak faaliyet gösteren kuruluşlarda görev yapan eğitim çalışanlarının maaş ve özlük haklarının banka üzerinden ödenmesi için geçmiş tarihlerde ihaleler yapılmıştır. İhaleyi kazanan bankalar 3-4-5 yıllık sözleşmeler imzalamıştır. O günkü şartlara göre yapılan sözleşmelerin günümüz şartlarına göre revize edilerek güncellenmesi zaruridir ve aynı zamanda ahlakidir” diyerek şunları söyledi:
“Ekonomik gelişmelere bağlı olarak kamu çalışanlarının maaşlarına ve ek ödemelerine gelen zamlar neticesinde; Kurumun çalışanlar adına bankalara yatırmış oldukları meblağı yükselmiştir. Son günlerde kurumlar ile bankaların yapmış oldukları promosyon sözleşmeleri astronomik rakamlara ulaşmıştır. Daha önceden sözleşme imzalayan kurumların çalışanlarına promosyon bedeli olarak düşük ücret ödemişlerdir. Günümüzde bankalar emekli kişilere 8 bin ile 10 bin TL bandında ödemeler yapmaktadır. Önceden promosyon anlaşması yapan bankalar avantajlı çalışanlar ise mağdur durumdadır. Yaşanan mağduriyetin giderilmesi için eski sözleşmelerin feshi edilip yeniden güncellenmesi gerekmektedir. Nitekim ülke genelinde pek çok kurum gerek feshi ve gerekse yeniden anlaşmak sureti ile promosyon sözleşmeleri güncellemektedir.
İlimizde de Alaplı ve Ereğli ilçeleri bu fesihleri gerçekleştirmiş ve ihale aşamasına gelmişlerdir. Devrek ve Çaycuma ise son aşamaya gelmişlerdir. Bu ilçelerin tamamında Türk Eğitim Sen yetkilidir. Zonguldak- Kozlu- Kilimli bandında ise henüz Kurum görüşmeleri aşılamamıştır. Sendikalar birleştikleri halde kurumun elini yavaştan alması bu havzada mağduriyet oluşturmaktadır. Buradan kurum amirlerine sesleniyorum. Elinizi çabuk tutun. Sabrımız bitti. Eğitim çalışanları sizden müjdeli haber bekliyoruz. Öğrenim ücretleri arttı kiralar yükseldi enflasyon %183 civarına gelmiş herkes ev bütçesini toparlama peşine düşmüştür. Maaşlar yetmemektedir alınacak meblağ kışa giren kamu çalışanlarını bir nebze olsun rahatlatacaktır.
KIRTASİYE YARDIMI (EĞİTİME HAZIRLIK ÖDENEĞİ(
Tüm eğitim çalışanlarına verilmesi hakkaniyetlidir. En az bir maaş olması ise adaletlidir. Güncel ekonomik koşul göz önüne alınarak gerekli düzenlemeler mutlaka yapılmalıdır. Zamların yağmur gibi yağdığı bugünlerde 1300 TL’lik bir kırtasiye yardımı komiktir ve gayri vicdanidir. Bunu bir örnek ile açıklayalım. Çok değil 2020 yılında 19 TL olan bir top A4 kağıdı 2022 yılında 102 TL olmuştur.
Bu en düşük kalitedeki ve aynı marka kağıdın fiyat değişimidir. Bırakın bir maaş tutarını buna göre bile hesaplayacak olsak 2020 Yılında 1200 TL olan hazırlık ödeneğinin 2022’de 6050 TL olması gerekirdi.
TBMM DE ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU YENİDEN ELE ALINMALIDIR
Öğretmenlerimizin adaylık döneminden sonra Öğretmen Uzman öğretmen ve Baş Öğretmen olmak üzere üç kariyer basamağına ayıran kanun TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaşan Öğretmenlik meslek kanunudur. Kariyer basamaklarında Unvan alabilmek için yapılan yazılı sınavda 70 ve üzeri puan alanların başarılı sayılacağı yine yasalaşan kanunla belirlenmiştir.
Uzman Öğretmenlik ve Baş Öğretmenlik eğitim programları ile Öğretmenlik kariyer basamakları yazılı sınav duyurusu için Milli Eğitim Bakanlığınca Öğretmenlik meslek kanununa dayanılarak hazırlanan Resmi gazetede yayınlanan ‘’Aday Öğretmenlik ve Öğretmenlik Kariyer Basamakları Yönetmeliği’’ de bu kanuna göre hazırlanmıştır. Kariyer basamaklarında unvan alabilmek için yapılacağı duyurulan yazılı sınavın iptali’de MEB’in hazırladığı Yönetmelik iptali ile değil TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasallaşan Öğretmenlik Meslek Kanununun tekrar revize edilmesi ile mümkün olacaktır.
Türk Eğitim Sen olarak , Öğretmenlik Meslek Kanununun tekrardan görüşülerek kanunda ki tüm eksikliklerin ve hataların düzeltilmesi noktasında sürdürdüğümüz mücadelemize devam edeceğiz. Daha 1 ay öncesine kadar Öğretmenlik Meslek Kanununu ağzına bile almayıp Öğretmenlerimizin kariyer basamakları sürecini kendi ikbal mücadelelerin alanı olarak gören bulanık su avcılarına, üyelerimizi kendi konfor alanları uğruna sonu bilinmez kuyulara çekmesine fırsat vermeyeceğiz. Başını samimi öğretmenlerimizin çekmediği hiçbir zincirin paydaşı da olmayacağız.
Eğitim çalışanlarının güven kapısı, istikrarlı ve ahlaklı sendikacılığı adresi olan Türk Eğitim Sen’in
öğretmenlik meslek kanununda ki duruşumuz nettir. Sınava karşıyız.
10 YILA UZMAN ÖĞRETMENLİK 20 YILA BAŞ ÖĞRETMENLİK VERİLMELİDİR
Öğretmenin kariyerini belirleyen sınav değil kıdemdir. Bunun patenti’ de 2006 yılından beri TÜRK EĞİTİM SEN ‘in tekelindedir. Bu hususta sonuç alma adına üzerimize düşen her şey Kanuni yollar içinde yapılmak üzere gerçekten yapılmaktadır.
Çok açık ve net ifade etmek isterim ki TÜRK Eğitim Sen ‘in duruşunu sorgulamak ve Türk Eğitim Sen ‘e istikamet tahin etmek hiç kimsenin hakkı’da, Haddi’de değildir.
Tribüne oynayıp şov yapma peşinde olanlar sonuç odaklı değil günü kurtarma peşindedirler. Kendilerine dövecek bağcı aramaktadırlar. Uyarıyorum! Biz o bağcı değiliz elinizi bize uzatmayın. Esas olan sonuç almak, üzüm yemekse bizi takip edin. Omuz verin. Güç verin. Çözerse Türk Eğitim Sen çözer” (Şaban YILMAZ)