Tüm Emekliler Derneği Zonguldak Şube Başkanı Mustafa Sarıoğlu, emekli maaşlarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Sarıoğlu, ekonomik şartlar ve emeklilerin yaşadığı zorluklara dikkat çekerek, şunları söyledi:
"Açlık sınırının 20 bin lira olduğu bir dönemde, asgari ücret 17 bin lira iken, emekli nasıl 12 bin 500 lirayla geçinebilir? Emekli aç, perişan ve zor durumda. Geçen yıl memurlara verilen 8 bin lira seyyanen zam, işçi emeklilerine verilmedi. Biz hâlâ seyyanen zam bekliyoruz.
Pazar yerlerinde yangın var, fiyatlar sürekli artıyor. Elektriğe yüzde 38 zam yapıldı. Gıda maddelerine yüzde 50'den aşağı zam yok. Ekmek fiyatları bile hızla yükseliyor. Bu hayat pahalılığı altında emeklilerimiz inim inim inliyor. Ülkeyi yönetenler, bizim taleplerimizi dikkate almadı ve 31 Mart'ta bunun bedelini ödediler. Bu böyle devam ederse, 16 milyon emekli ve aileleri çok zor durumda kalacak. Bu insanların bedduası ağır olur ve bunun altından kalkamazlar. Kendilerini ve ailelerini seviyorlar ise emeklilerini de düşünmek zorundalar.
Biz bu ülkenin akil insanlarıyız. 25-30 yıl prim ödedik, ülke kalkınması için mücadele ettik. Emekli olunca rahat sağlık hizmeti almak, emekli maaşımızı huzur içinde almak istiyoruz. Dini bayramlarda verilen ikramiyeler, insan onuruna yakışır şekilde olmalı. Ancak biz, istediğimiz gibi sağlık hizmeti alamıyoruz. Bayram ikramiyeleri ise 3000 lira, çocuk harçlığı gibi.
Hükümetin ve ülkeyi yönetenlerin bir an önce akıllarını başlarına alıp emekliye seyyanen zam vermeleri gerekiyor. Bu böyle devam edemez. Emekliler açlıktan hastalanıyor, hastaneler emeklilerle dolup taşıyor. Bu işin sonu kötü olacak. Zonguldak'tan, emeğin ve emeklinin başkentinden bir kez daha sesleniyorum. Her şeye yüzde 100 zam gelirken, benzine, doğal gaza, elektriğe sürekli zam yapılırken, dolmuşlar köyden şehre 100 liraya gidiyor. Hastaneye gitmek için 25 lira verip, dönüşte bir 25 lira daha ödemek zorunda kalıyoruz. Dolmuşçulara da bir şey diyemiyoruz çünkü onlar da sürekli artan maliyetlerle mücadele ediyor.
Ülkeyi yönetenler bizi hiçbir şekilde düşünmüyor. Akşamları televizyonlarda yorumcuları izliyoruz, bazı parti liderleri kendi yakınlarını meclise işe alıyor. Üç milyon işsizin olduğu bir ülkede, milletvekilleri ve yakınları kadrolu işe alınıyor. Sonra da tasarruftan bahsediyorlar. Milletvekilleri kendileri 150-200 bin lira maaş alırken, 12.500 lirayla emeklilerin nasıl geçineceğini düşünüyorlar mı? Utanma, sıkılma yok mu? Mahallelere, köylere nasıl çıkacaklar? Ne diyecekler emeklilere? O parlamentoda emeklinin hakkını niye savunmuyorlar? Milletvekillerinin hiçbir yetkisi yok mu?
Sinirliyiz, üzgünüz, açız, perişanız. Milyonlarca emekli zor durumda, üzgün ve beddua ediyor. Bu bedduanın altından kalkamazsınız. Önümüzdeki günlerde ne yapacağımız hakkında bir karar alacağız. Bütün bölge başkanları olarak toplanacağız, emeklileri toparlayacağız ve ne gerekiyorsa onu yapacağız."
