Balıkçılık.
Ülkemizin üç tarafı denizlerle çevrili.
Balıkçılığımız ise çok geride.
Özellikle Karadeniz.
Batı Karadeniz.
Doğu Karadeniz.
Palamut başladı bitti.
Lüfer göremedik.
Hamsi de olmasa Karadeniz’de balık sezonu sıfır çekecek.
Gelelim EGE’ ye.
Akdeniz’e.
Balık sezonu bol.
Balık çiftlikleri pek çok.
Ve esas konumuza bakalım.
Gazetelere göz gezdirirken ülke geneli yaygın basın organlarını birinde şöyle bir habere rastladım:
"Muğla'dan dünyanın 65 ülkesine balık ihraç ediliyor"
Şaşırdım tabii kendi kendime.
Muğla bu işi nasıl başarmıştı? Hadi turizmde önde gelen illerimizden biri olduğunu biliyorduk da, balık ihracatında bu noktaya nasıl gelmişlerdi?
Haberi okumaya devam ettim; şöyle yazıyordu:
Muğla'da faaliyet gösteren kültür balıkçılığı tesislerinde yetiştirilen balıklar, Avrupa'dan Uzak Doğu'ya kadar aralarında ABD, Rusya ve Japonya'nın da bulunduğu dünyanın dört bir yanındaki 65 ülkeye ihraç ediliyor.
Milas ve Bodrum ilçesindeki tesislerde 1991'de 30 tonluk üretimle sektöre adım atan şirket, aradan geçen zaman içerisinde Bodrum açıkları başka olmak üzere farklı bölgelerde kurduğu kuluçka tesisleri ve çiftliklerle kapasitesini daha da artırdı.
Yurt içi ve yurt dışında yaptığı çalışmalarla balık ihracat ağını da genişleten şirket, kültür balıkçılığı sektörünün önde gelen isimleri arasında yerini aldı.
Şirket, 2015'de orkinos üretimine de başlarken, yavru balıkları da yurt dışına uçakla naklederek sektörde ilklere imza attı.
Firmanın Yönetim Kurulu Başkan vekili İhsan Bozan, Avrupa ve dünyanın gelişmiş ülkelerinin, her türlü gıda güvenlik ve kalite sertifikası bulunan ve Türkiye'de üretilen çiftlik balığını tercih ettiğini, burada yetiştirilen balıkları ABD, Rusya ve Japonya'nın da aralarında bulunduğu 65 ülkeye ihraç ettiklerini söyledi.
Türkiye kültür balıkçılığı sektörünün bu yıl toplam 378 bin ton üretim gerçekleştirdiğini anlatan Bozan, özellikle alabalık, çupra ve levrekte Avrupa'nın en yüksek kapasitesine sahip olduklarını belirtti.
Bozan, Türkiye'de üretilen balığa ilginin oldukça yüksek olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
"Dünya geneline baktığımızda kültür balıkçılığının ne kadar da önemli olduğunu görürüz. Yalnız başına Çin'in 25 milyon ton kültür balığı üretim hacmine sahip olduğunu düşünürsek, Türkiye'nin de hali hazırda 2023 hedefi olan 1 milyar dolar ihracat hedefini, bu tarihten beş yıl önce gerçekleştirmiş olması kültür balıkçılığının önemini gösteriyor. Bizim bu sektöre daha çok değer ve önem vermemiz, ihracatı artırmamız gerektiğini ortaya çıkarıyor."
Türkiye genelinde bu yıl 1 milyar 100 milyon dolar su ürünleri ihracatının yapıldığını bildiren Bozan, Muğla'nın bu ihracattaki payının yaklaşık 400 milyon dolar olduğunu kaydetti.
Haberi okuyunca şöyle bir düşündüm.
Biz Zonguldak olarak neden böyle bir konuda başarılı değiliz?
Denizimiz var, hadi dalgalı diyelim,
Irmaklarımız, çaylarımız, derelerimiz var...
Barajımız da var,
Ama balık üretimimiz sadece denizden, o da varsa.
Yaptığım araştırmalarda Muğla'nın ekonominin diğer sektörlerinde de başarılı olduğunu öğrendim,
Örneğin dokumacılıkta, mermercilikte, imalat sanayinde, turizmin her dalında, sebze ve meyve üretiminde, çiftçilikte, hayvancılıkta, vs. vs. vs.
Ya Zonguldak?
Kesekağıdı bile üretemiyorlar burada,
Burada işimiz gücümüz lokal açmak, kahve açmak, çiğ köfteci filan açmak. Onlarda açılacak ama işsizliği çözme ve Zonguldak’a katkı sağlamak açısından hiçbir şey yok.
Sürekli işin kolayına kaçmak!
Sonradan da diyoruz ki "Biz neden geriye gidiyoruz?"
Nedeni belli değil mi?
Bir an önce balık üretimini artırmalıyız.
Balık çiftlikleri de kurulmalı.
Her ne kadar çevreciler karşı çıksa da.
Karadeniz’ de balık üretimi artmalı.
İnşallah.