Uluslararası düzeydeki yatırım kuruluşu olan JP Morgan tarafından hazırlanan son raporunda TCMB’nin gerçekleştirdiği son toplantısında faiz oranlarını beklendiği üzere değiştirmeyerek %19,0 seviyesinde bıraktığı kaydedilirken, Kuruluşun son değerlendirmesinde bankanın yaz aylarında enflasyonda yaşanabilecek volatilite konusunda uyardığı ancak yeni bir politika yönlendirmesi yapmadığı da vurgulanıyor.Söz konusu raporda TCMB’nin ilk faiz indirimini halen Ekim ayında 50 baz puan ile gelmesinin beklendiği ifade edilirken,yılın son 3 ayında 50’şer baz puan faiz indirimi beklentisi korundu.JP Morgan’ın, bununla birlikte ekonomik aktivite ve fiyat baskılarında güçlenmenin daha geç ya da daha yavaş politika gevşetmesine neden olabileceğinin altını çizdiği izleniyorsa da, zaman zaman yaşanan döviz şokları ve buna bağlı maliyet eksenli girdi fiyatlarındaki artışları tetikleyen elektrik ve doğalgaz zamlarının önümüzdeki bir sonraki aylara kademe kademe yansıyabileceği de düşünüldüğünde; JP Morgan tarafından desteklendiği de görüve fi len ekonomik aktivite ve fiyat baskılarında güçlenmenin daha geç ya da daha yavaş politika gevşetmesine neden olabileceği yönündeki tezleri ağırlıklı şekilde destekleyen şartların mevcut olduğu da bilinen bir durum.
* * *
Bu arada diğer Yurt dışı kuruluşlardan Societe Generale de, TCMB'nin Kasım ayında gerilemesi beklenen enflasyonu avantaja çevirerek, küresel finans piyasalarının da elvermesi durumunda Aralık ayında "tek seferlik" 100 baz puanlık faiz indirimine gidebileceğini belirtmesi de sürpriz değil. Mamafih Societe Generale analisti Phoenix Kalen tarafından banka müşterilerine iletilen notta, manşet enflasyonda yaşanan düşüşün “Merkez Bankası’nın Aralık ayındaki politika toplantısında tek seferlik düşüşe gitmeye teşvik edebileceği” ancak bunun “dış faktörlerin o dönemde halen elverişli olup olmayacağına” bağlı olduğunun ifade edilmesi ise TCMB’nın yıl sonuna doğru yapabi leçeği faiz indirimi konusunda belirsizliğin devam etmesi sebebi ile faiz indiriminin geçen süreçte şartlara bağlı olduğunu da burada belirtmek gerekiyor. Bu yöndeki Phonix Kalen’in yaptığı değerlendirmede;”“politik baskılara rağmen” süren istikrarlı para politikasının yatırımcıların TL’ye olan güvenini artırdığını söylerken,Kalen açıklamasında, yabancı ziyaretçi sayısındaki bir miktar toparlanmanın da yaz ayları boyunca döviz likiditesini artırmaya yardımcı olabileceğini ve liraya koruma sağlayabile ceğini” ifade etmesi ise tamamen finansal kırılganlığın tolere edilmesiyle çok yakından ilişkili bulunuyor. Bu arada da çift rakamda seyreden Yİ-ÜFE deki yıllık enflasyon rakamına göz atıldığında Yİ-ÜFE, haziranda bir önceki aya göre yüzde 4,01, geçen yılın aralık ayına göre yüzde 22,04, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 42,89 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 25,38 olması da TÜFE deki aylık enflasyonu düşürebilmenin öyle pek de kolay olmayacağına işaret ediyor.