Fevkani köprünün belediye başkanı tarafından yıkılmak istenmesi bilim adamlarını da harekete geçirdi ve köprü ile ilgili raporlar da birer birer ortaya çıkmaya başladı.
Bu raporlar ayrıca yorumlanıyor ve şöyle bir karara varılıyor:
“Köprüyü yıkalım, sonrasına bakarız” demek şehircilik planlama ilkelerine ve kanun devletine uygun davranışlar değildir.
Köprü hakkında yapılan eleştiriler çerçevesinde özellikle olayın yasal boyutunu ele alan şu eleştiri dikkat çekiyor:
“Köprü ile ilgili iki rapor var 2014 ve 2021 yıllarında alınmış. 2014 yılında belediye ODTU den rapor almış raporda özet olarak “ bakım gerekiyor” denmiş. 2021 de ise çevre şehircilik bakanlığı kentsel dönüşüm analizlerini yapan firmaya risk konusunda rapor alinmiş. Bu raporda teknik ve bilimsel inceleme yapılmış ancak köprü çelik olmasına rağmen beton ve asfalt üzerinde testler yapılmış ve bu testlerde köprü normal depremlere dayanıklı çıkmıştır. Bakin köprü normal depremlere dayanıklı bu acık ve net sadece 2475 yılda bir olabilecek büyük depremde dayanamayacağı tespit edilmiştir. Ve firma buna dayanarak raporun sonuç bölümünde riskli demiştir. Ayrıca bir köprünün yıkılıp yeniden yapılması bakim güçlendirmeden daha ekonomik Olduğu görüsünü Amerikan verilerine dayalı olarak ifade etmiştir. Ancak ekonomik acıdan raporda hiç bir inceleme değerlendirme yoktur. Yıkılıp yeniden yapılacak olan nedir nasıl bir köprüdür çelik mi beton mu bunu bilmeden nasıl maliyet hesabi yapılır? Yapılamaz…
Tamamen bilimsellikten uzak dayanaksız ifadeler. Bu sebeple riskli yapı olduğuna dair ifadeler bu rapor esas alınarak söylenemez.
2475 yılda bir olan depremler zaten afettir hiç bir bina yapı buna dayanamaz. Diğer konu şehrin imar planları yeni yapıldı 17 .7. 2023 de bir aylık askıya çıktı. Evet, bu planlarda Fevkani köprü yok. Ne var diye lütfen belediyeye gidin bakın. Şehrin iki yakasını ne ile birleştiriyorlar. Planla da yapılan düzenleme bu şehrin trafik sorununa yeni sorunları getiren kararlar içermektedir. Köprü riskli ise kapatalım kullanmayalım ve ne yapılabileceğini düşünelim maliyet hesaplarını yapalım ve köprü yokmuş gibi kullanmadan bakalım ne oluyor şehirde sonra bu şehirde köprü altı esnafı var yer gösterilmeden planlarda bunun kararları alınmadan yıkalım sonra bakarız demek şehircilik planlama ilkelerine esaslarına ve kanun devletine uygun davranışlar değildir.”
Sosyal medya sitelerinde de yayınlanan bu görüş çok sayıda okundu ve tıklanma aldı. Yazıda yer alan gerçeklerin Zonguldak halkına tam olarak anlatılamadığı konusunda yorumlar yapıldı.
Öte yandan köprünün yıkımıyla birlikte ortaya konan alternatif ulaşım olanaklarının olmaması ve kent halkının yıllarca sıkıntı çekeceği gerçeği de bir beceriksizlik olarak yorumlandı. (Sermet Aksu)
