Bugün 10 Ocak
Çalışan Gazeteciler günü.
Daha önce bayram olarak kutlanan.
Sonra ise gün olarak anılan.
Biz göre bugüne geldiğimizde artık dayanışma.
Hatırlanma günümüz.
Yerel basın olarak zorlu günlerden geçtik.
Hem de çok zorlu.
Halen daha kendi ilkelerimizden ödün vermeden görevimizi Allah şükür sürdürüyoruz.
Sahadayız.
Masa başındayız.
Kendini devamlı yenileyen .
Modernleşen.
Teknoloji çağındayız.
Bunu da en güçlü hisseden .
Yaşayan.
Bizleriz .
Tabi ki uygulayan.
Masa başı bilgisayarlarımız ile.
Son derece güçlü fotoğraf makinelerimiz ile.
Akıllı telefonlarımız ile.
Kameralarımız ile.
Haberin her yerindeyiz.
Sosyal medyasındayız.
İnternet kurumsal haberciliğindeyiz.
Sadece yazılı basın değil.
Görüntülü haber.
Görsellik.
Dijital ortam.
Çok fonksiyonlu bir habercilik ile kamuoyunu an ve an aydınlatıyoruz.
Köşe yazılarımız ile analiz yapıyoruz.
Manşet haber.
Sür manşet.
Röportaj.
Spor.
Dergi yayını.
Ve gazetenin internet sitesi ile de duyurularımız an ve an yapılıyor.
Bugüne geldiğimizde.
Teknoloji.
Modernlik.
Hızlı bir değişkenlik gösteren çalışma sistemimiz.
Gazete sahibi.
Genel yayın yönetmeni, yazı işleri müdürü ve ailesi.
Muhabir kadro.
Spor muhabiri.
Köşe yazarı kadrosu.
Teknik ekip.
Dağıtıcılar.
Temsilciler.
Böyle büyük bir aileyi temsil ediyoruz.
Tam bir fiil 46 yıllık gazeteciyim.
Gazeteci çalışarak emekli oldum.
Meslekte bazı isimleri görüyoruz.
Gazeteciliği kullanarak başka kamu sektörlerine geçiş yaptılar.
Oradan da emekli oldular.
Maalesef halen daha meslekte gazeteciyim diyebiliyorlar.
Emekli oldukları kurumun bile adını ağızlarına alamıyorlar.
Ve gazeteciyim diyerek ortada dolaşabiliyorsak.
Bunlara da pes diyorum.
Herkesin bildiğini kimseden saklamayın.
Gazetecilik dışında hayatınızı devamı ve geçiminizi sağlama adına başka kurumdan emekli olduysanız.
Burada yirmi yıl üstü çalıştıysanız.
O kuruma saygı gösterin.
Halen daha gazetecilik kisvesinden nemalanmayın.
Yeter yani.
Bu durumlarda içimizde yarayan kana.
Bizlerde geçmişte bir çok fırsat önümüze geldi.
Geçti.
Ama herhangi bir kamuya işbaşı yapmadık.
Geçmişte .
Hem de 70’li yıllarda.
Bir gazeteci tam on yıl kamu kurumundan işe gitmeden maaş aldı.
Bunu da ballandıra ballandıra her yerde anlattı.
Anlatırdı.
Sonrada askeri darbe gelince.
Hadi bakalım işe dendi.
Sonra işten anında ayrılış.
Böyle bedavadan para alan.
Kamudan faydalan ve menfaat sağlayan, nemalanan gazetecileri de Zonguldak gördü ve yaşadı.
Sadece bir örnek verdim.
Daha pek çok örnek var.
Ne diyelim.
Karakter meselesi.
Ahlaki düşünce.
Bizler o şekilde hiç olmadık.
Olmayacağız.
Ve bugün geçmişten bugüne.
Görevimizi yapıyoruz.
Şartlara göre de çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
İlin tek gazetecileri temsil eden.
STK sı.
Tam 73 yıllık cemiyetinde onur kurulu başkanıyız.
Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti kuruluşu 1949.
Kurucu üyesi ve geçmiş dönemin yaşayan canlı tarihi Bedri Erel’ de bizlerin en büyük canlı şahidiydi.
Onu da iki yıl önce kaybettik.
Allah rahmet eylesin.
Mekanı cennet olsun.
Şafak Gazetesi de 1955 yılında kuruldu.
Şafak ile aynı tarihte gün ay doğduk.
21 Şubat.1955 Şafak.
21 Şubat 1960 Şaban Yılmaz.
Bu da ayrı bir bizi Şafak ile birleştiren kaderdir.
Şafak Gazetesinde geçen süremiz tam 46 yıl oldu.
Nereden nereye dersek.
Bir kitap olur.
Derin bir kitap olur.
Son olarak bugün bizim günümüz.
Sabah Sayın Valimiz ev sahipliğindeki Dedeman otel’de ki kahvaltıya katılacağız.
Kahvaltı da Belediye başkanımız diğer üstü düzey kamu kuruluşlarının da yöneticileri yer alacak.
Yıl sonu değerlendirmede yapılacak.
Daha sonra cemiyette misafirlerimiz ağırlanacak.
Akşam ise il dışı özel bir programa davetliyiz.
Orada inşallah olacağız.
Detayları değerlendiririz.
Gün bizim günümüz diyelim.
Sorunumuz çok.
Pek çok.
Kaynak sorunumuz.
Maliyetler.
Girdiler.
Dövizin tavan yapması..
Asgari ücret artışı.
Ayrıca BİK resmi ilanlarının yeni fiyat tarifesinin halen daha açıklanmaması.
BİK genel kurulunun toplanamaması.
BİK’ e Cumhurbaşkanımız tarafından atamaların yapılmaması.
Gazetecilerin sadece basın kartı olanların yıpranma payından yararlanması.
212 ile sigortası ödenenlerin bu kapsam dışı tutulması.
Gazetelerin.
Gazetecilerin sorunu pek çok.
Çöze çöze gideriz düşüncesindeyiz.
Sayın valimizden de bazı uygun görülürse taleplerimiz oldu.
İnşallah olumlu olur.
Çözülür.
2021 yılı Ekim ayında iktidar bizlerin kanayan yarası olan internet siteleri ile ilgili uygumla adına yasayı meclise getirecekti.
Ekim geçti.
Kasım ve Aralık ayı geçti.
Ama halen gelmedi.
Getirilemedi.
Torba yasa dendi.
Neler oluyor?
Bu yasa çıksın.
İnternet haber siteleri de bir kimliğe kavuşsun.
Kaydı, yeri yurdu ve muhabir kadrosu olsun.
Mevkutesi beyanı bildirilsin.
Kim gazeteci, kim değil.
Açık ve net belli olsun.
Kurumsal yapısı olmayan, ülkenin de her yerinde önemli sorun olan, hem emek hırsızlığı, hem de haber hırsızlığı yapan, bugün için resmen bir çöp konumunda kirlilik ortadan kaldırılsın.
İnşallah diyelim.
Günümüz kutlu olsun, mutlu olsun.
