DÜRÜST VATANDAŞ SU FATURASINI DÜZGÜN ÖDERKEN SU HIRSIZLARI ÇALMAYA DEVAM EDİYOR! KAÇAK ELEKTRİK ENERJİSİ KULLANIMINDA DA DURUM HİÇ FARKLI DEĞİL!...
Kaçak elektrik bir sayaçtan aleni olmayan şekilde ve elektrik sayacına zarar verecek bir sistemle elektriğin sayaçtan gizlice geçmesi durumunda hesaplanmayan ve kullanımı yasak iken kullanılan elektriktir. Kaçak elektrik kullanımının tespitinin ardından işlemlerin başlatılmasıyla kaçak elektrik cezası uygulanabilmektedir. Elektrik hırsızlığı suçu Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 142. maddesinin 1. fıkrasının f bendinde şu şekilde tanımlanmıştır: “Hırsızlık Suçunun (f) Elektrik enerjisi hakkında işlenmesi halinde, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.” Bu fıkrada sadece “elektrik enerjisi’n den” söz edildiği için diğer enerji kaynaklarına yönelik olarak işlenen hırsızlık suçunda bu nitelikli hal uygulanmaz. Uygulamada elektrik hırsızlığı suçu, sayaçsız olarak (harici) özel hat çekilerek, aboneli sayaca fiziki müdahalede bulunularak sayacın elektrik tüketimini doğru kaydetmesinin engellenmesi suretiyle ya da kuruma kayıtlı olmayan bir sayaçtan elektriği geçirmek suretiyle de açıkça işlenebilmektedir. Bunlar örnek olmakla birlikte birçok şekilde elektrik kaçakçılığı yapılabilir. Elektrik hırsızlığı suçunun oluşabilmesi için failin bu fiili, kendisine veya başkasına yarar sağlamak maksadıyla gerçekleştirmesi gerekir. TCK 163/III: “Abonelik esasına göre yararlanılabilen elektrik enerjisinin, suyun veya doğal gazın sahibinin rızası olmaksızın ve tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde tüketilmesi halinde kişi hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.” şeklindeki açıklama karşılıksız yararlanma olmadığı sürece cezalandırılmanın yapılamayacağını göstermektedir. Nitekim karşılıksız yararlanma suçun manevi unsuru bir başka deyişle olmazsa olmazıdır.
* * *
Bu kapsamda suça etki eden nedenlerden malın değerinin az olması durumunda cezada indirim yapabileceği gibi suçun işleniş şekli ve özellikleri göz önünde bulundurularak ceza vermekten vazgeçilebilir de. Aynı şekilde suça etki eden başka bir neden olan zorunluluk haline bakacak olursak; hırsızlık suçunun ağır ve acil bir ihtiyacı karşılamak için işlenmesi halinde olayın özelliğine göre cezada indirim yapılabileceği gibi yine ceza vermekten tümüyle vazgeçilebilir de. Suça etki eden nedenlerden sonuncusu olan etkin pişmanlık ise; failin bizzat pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin suretiyle hükmün verilmesinden önce gidermesi halinde uygulanabilir. Kaçak elektrik kullanımı Elektrik Piyasası Yönetmeliği’nin 13/a maddesine kaçak tespit tutanağı ile tespit edilir. Kaçak tespit tutanağı ile birlikte elektriğin usulsüz kullanılma süresi ve miktarı da hesap edilerek kişiden talep edilir. Kaçak elektrik kullanım bedeli normal elektrik kullanım bedelinin 1.5 katıdır. Kaçak elektrik kullanımının tekrarı halinde kullanım bedeli 2 kat olarak hesaplanır. Hal böyle iken, hem su hem de elektrik hırsızlığı yapanlarla ilgili defalarca yapılan şikayetlere rağmen bu şikayetlerin gereği gibi değerlendirilmesi, dikkate alınması yasal açıdan zorunlu olmasına rağmen, bir taraftan da kaçak elektrik ve su ekibinde görevlendirilen kişilerin alenen o birilerini ikili ilişkilere dayanarak şikayetleri tolere etme cihetine gitmeleri de gerçekte üzerinde durulması gereken bir durum.Bu meyanda akla gelen ilk soru; kimi kime şikayet ediyorsun? Darb-ı meseli olunca da, söyleyebilecek başka bir şey kalmıyor.
* * *
Sonuç olarak, elektrik ve su hırsızlıkları ile mücadelede yapılacak şey gayet basit. Önce gizli görevlendirme yapılırken; görev yapacak bu ekiplerin olabildiğince çok iyi yetiştirilerek tüm hinlikleri çok iyi bilmesi; teknik açıdan bilgisi ve deneyiminin de en üst düzeyde olması zorunlu tutulmalıdır.Yoksa “minareyi çalan kılıfını hazırlar” sözünü uygulamaya taşıyacak şekilde hareket edildiği takdirde bu gidişle etkili olunması da kesinlikle mümkün olmaz. Öyle ki hele hele bizdeki ahbap-çavuş ilişkilerinin her vesilede ortaya döküldüğü bir ortamda kim ne kadar görev yapabilir? Artık gerisini siz düşünün. Bu kapsamda elektrik ve su hırsızlığının önüne geçebilmek için önce yargı sistemi içindeki boşlukların giderilmesi; her ne şekilde olursa olsun verilecek cezaların da son derece caydırıcı olması büyük önem taşıyor. Yoksa atı alan Üsküdar’ı geçer” sözünde olduğu gibi önlem alınmayıp göz yumulduğu takdirde kaçak su ve elektrik hırsızlıkları birbirini kovalar.Namuslu vatandaş su ve elektrik borcunu hiç geciktirmeden düzgün öderken, bu kişilerin bir taraftan sarfiyatlarını elektrik ve su hırsızlığı ile tüketim olarak acımadan arttırırlarken, Devlete verdikleri zararın boyutu ise her geçen gün çoğalarak büyür. Bu nedenle tüm ilgililerin toplumsal adaletin zedelemesine fırsat vermeden kaçak su ve elektrik kullanımına son verilmesi için kamu adına bir an önce gerekli hassasiyeti göstermelerini bekliyoruz
