JP MORGAN’IN KASIM AYI YORUMU: MERKEZ   BANKASI KASIM’DA FAİZ İNDİRİMİ YAPABİLİR…

Abone Ol

Merkezi New York’ta bulunan Dünyaca tanınmış yatırım    Bankası JPMorgan Chase &Coenflasyonist baskıların güçlü olmaya devam ettiğini bildirirken;TÜİK’in dün açıkladığı Ekim ayı enflasyon rakamlarının değerlendiren JPMorgan, enflasyonist baskıların güçlü olmaya devam ettiğini açıklaması yanında; 2021 yıl sonu için enflasyon tahminini yüzde 19,9’dan yüzde 19,6’ya revize eden JP Morgan, 2021 yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 16,4 olarak korumasına karşılık,hali hazırda yüzde 19,6 olan yıl sonu tahminleri için kısmen bir sürprizi yansıttığını vurgulayan JPMorgan, önümüzdeki aylarda, 2022 dördüncü çeyreğe kadar, yıllık enflasyonu yüzde 18-21 bandında gördüklerini belirtmesi ne derece gerçekçi bunu önümüz deki zaman aralığı gösterecek.Bu arada JP Morgan’ nın Ekim ayı enflasyon verisinin kendilerini Kasım ayında TCMB’den 100 baz puan faiz indirimi beklentilerinden daha emin hale getirdiğini vurgulaması da bu kapsamda işaretler aldıklarını gösteriyor.

                         *       *        *

Bu anlamdaki mevcut iktisat teorisine göre herhangi bir şokun ardından mesela kur şokları gibi enflasyonun uzun dönemli ortalamasına geri dönme hızı olarak tanımlanan enflasyon sürekliliği para politikası kararlarının etkinliğini doğrudanetkileyebilmektedir.Enflasyondaki sürekliliğinin yüksek olduğu bir ülkede enerji fiyatlarındaki beklenmedik bir artışın enflasyonu uzun süre etkileyeceğini bilen bir para politikası yapıcısı şokun etkisini azaltabilmek için doğal olarak daha sert bir para politikası uygulayacaktır. Bu çerçevede, enflasyon sürekliliğinin seviyesinin ve yapısal nedenlerinin uygulanan para politikası kapsamında nasıl değiştiğinin bilinmesi de oldukça önemlidir.Literatürde ilk kabul edilen olgu, enflasyon sürekliliğinin yüksek ve bire yakın değerlerde rastlantısal yürüyüş izlediğidir.Ancak, ortalama enflasyonun seviyesindeki büyük değişimleri ifade eden ortalama enflasyondaki kırılmaların, enflasyon sürekliliği tahminlerinde dikkate alınması enflasyon sürekliliğinin aslında birin oldukça altında olduğunu ortaya çıkarmıştır.

                         *       *        *

Yeni TCMB Kanunu’na “Banka’nın temel amacı fiyat istikrarını sağlamaktır” maddesi eklenmiş, bu amaca ulaşabilmesi için Kanun’da yapılan değişikliklerle Banka’ya araç bağımsızlığı verilmiş, hesap verebilirlik ve şeffaflık ilkelerine bağlı kalma sorumluluğu yüklenmiş, her ay toplanacak olan Para Politikası Kurulu (PPK) oluşturulmuş ve Banka’nın kamu sektörüne avans ve kredi verme uygulaması kaldırılmıştır. Ayrıca, Banka’nın finansal sistemi ve ödeme sistemini gözetim sorumluluğu kapsamında, Banka’ya mali sistemin alt yapısını güçlendirmeye ve sisteme ilişkin riskleri belirlemeye ilişkin gerekli tedbirleri alma yetkileri verilmiştir. Enflasyon hedeflemesine geçilmesi çalışmaları kapsamında, TCMB Kanunu’nun değiştirilmesininardından, Banka kısa vadeli faiz oranlarını fiyat istikrarını sağlamaya yönelik olarak kullanmaya başlamıştır.

                         *       *        *

Sonuç olarak,enflasyon hedeflemesinin enflasyon sürekliliğini yapısal olarak etkilediğine dair kanıtlara da ulaşılmıştır. Enflasyon hedeflemesi hizmet sektörü dahilindeki alt grupların enflasyon sürekliliklerinde sınırlı, genel enflasyon sürekliliğinde ise büyük etki yaratmıştır. Enflasyon hedeflemesinin enflasyon sürekliliği üzerinde etkili olması ise beklenti yönetimiyle açıklanabilmektedir.Mamafih Ülkemiz de de olduğu gibi öteden beri sürekli ve yüksek olma özelliği taşıyan çift rakamda seyreden enflasyon oranının kur şokuna bağlı girdi maliyet eksenli olan yapısı nedeniyle özellikle siyasi popilizmin büyüme kaynaklı tarzına bağlı olarakyüksek rakamlı büyüme modelinin daha yüksek enflasyon anlamına geldiği de açıkça ortadadır. Neticede JP Morgan tarafından Türkiye için öngörülen 2021-2022 yıllarına ait enflasyon rakamlarının manşet enflasyonla örtüşmesi pek de mümkün olmadığı gibi; yüksek enflasyonist etkilerin arttığı bir dönemde TCMB tarafından yapılan mevcut enflas yon oranının çok altında bir faiz indiriminin gerçekleş mesiyle başlangıçta tahmin edilemeyen risk ve sıkıntılara yol açarken, TCMB’nın elindeki piyasa düzenlemesi odaklı araçlara da sınırlama getirerek elini oldukça zayıflatacağı da bilinmelidir. Nitekim TCMB’nın geçmişte gerçekleştirdiği mevcut cari enflasyon oranının altındaki her faiz indirimi sonrasında CDS primi oranlarında yükseliş yaşanırken; kur şoklarının da önünü açtığına tanık olunması tesadüfi değildir.