Korona tedbirleri genişliyor. Ek tedbirler geliyor. Hem de çok yoğun.
Belki hafta sonu sokağa çıkma yasağı.
Hafta içi bazı ilave tedbirler. Bir çok sıkı yaptırımlar geliyor. Araçlarda ayakta yolcu yasağı, maskesiz sokağa çıkmama.
Sigara yasağı. İlave tedbirler alınacak. Şehirlerarası seyahat kısıtlaması gelir mi?
Bilemiyoruz.
Yeni korona virüs ile uğraşı genelgesi bugün için açıklanacak.
Korona virüs ile ilgili tahmin ediyorum. Yılın sonuna kadar önemli bir mesafe alınacak. Bugün için 7000 üzeri vaka artışı. 160 sayısının üstünde vefat. Ağır hasta sayısının artması. Evde karantina uygulamasına rağmen yoğun bakımlarda aşırı doluluk.Gidişat olumsuz. Olumsuzluğu olumluluğa çevirme adına mücadele sürüyor. İnşallah kazanacağız. Zafer bizim ve ülkemizin olacak. Ülke olarak bu sefer korona virüs ile mücadelede çok daha tecrübeliyiz.
Temas.
Maske takılması. Hijyen olunması. Sosyal mesafe.
Büyükşehir olarak İstanbul’ da salgın önlenirse.
Durursa. Korona ile mücadelede zaferin başlangıcı olur.
Ankara kazanıldı. İstanbul’ da kazanılmalı. Sonra tabi ki Türkiye.
Korona ile mücadelede bugün adına mihenk taşları tek tek döşeniyor. Yakında aşı geliyor. Biraz daha iyi olacağız. Korona ile mücadelede zafer bizim ve bizlerin olacak.
Bu bulaşıcı hastalığı yeneceğiz.
Yenmeliyiz.
GIDA TERÖRÜ NASIL BİTER?
İnsanlarımızın çektiği terör belasının bir de başka yönü var:
Gıda Terörü!.
Hepimiz çocukluk çağlarımızdan beri çekiyoruz bu illeti...
Zonguldak'ta pek çoğumuz belki de farkında olmadan bu terör cinsiyle karşılaştık...
Yediğimiz gıdalar ne kadar sağlıklı?Bunların sağlıklı olduğunu nereden bileceğiz?
Kesinlikle bunu ayırt etme gibi bir lüksümüz yok. Sadece Tarım Orman Bakanlığı denetim yaptığında çıkan sonuçlar 5-6 ay sonra açıklanıyor ve bizde öğreniyoruz ne yediğimizi.
Mesela ben aylarca Türkiye'nin en büyük süpermarketinden aldığım sucuğun içinde tavuk eti bulunduğunu öğrendim.
Yine yılların esnaf lokantası yemeklerinde eşek eti kullanılıyormuş bunu öğrendik.
Yoğurta jelatin katandan tutun da kırmızı bibere ve çaya boya katan yüzlerce firma tespit edildi.
İstanbul'un en ünlü tantunicisi meğerse eşek ve at eti kullanıyormuş.
Yine ünlü bir çay firması rengin daha koyu olması için boya katıyormuş.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı gıdalarda taklit ve tağşiş yapan firmaları açıklıyor. Açıklanan listelerde, peynirde nişasta, sucukta tek tırnaklı eti, lahmacunda at eti, yoğurtta jelatin, tereyağında bitkisel yağ, zeytinyağında pirina yağı, balda şeker ve glukoz şurubu, çikolatada, kahvede ve aromalı içeceklerde sildenafil katılması gibi tanıdık tağşiş yöntemlerini görüyoruz.
Bakanlık tarafından atılan olumlu adımlara, yeni yasal düzenlemelere, artırılan cezalara rağmen, gıda teröristlerinin taklit ve tağşişe başvurmaktan vazgeçmedikleri ortada!
Hileye başvuran firmalar, daha fazla kazanç sağlamak adına tüketiciyi kandırmaktan, halkın sağlığı ile oynamaktan, gelecek nesillerimizi tehlikeye atmaktan çekinmemektedirler.
Yaşanan bu sıkıntıların önüne geçmek elbette kolay bir süreç değildir, sektörün birer parçası olan tüccar erbabı da, sektör içerisindeki sıkıntıları bizatihi yaşıyor ve bu tecrübelerinden yola çıkak belirledikleri çözüm önerilerimizi sundular ve sunmaya devam da edecekler.
