Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde yaşayan 70 yaşındaki Necmi Yılmaz, 56 yıldır mesleğini, eline makası aldığı ilk günkü heyecanla devam ettiriyor.
Mesleğe 14 yaşındayken madenci babasını Zonguldak’a ziyarete gittiğinde tesadüfen girdikleri bir terzi dükkânında, babasının ‘Size çırak lazım mı?’ diye sorması üzerine başlayan Yılmaz, hiç hayalinde olmayan bir meslekle tanıştı.
Çalışma azmi ve ustalığıyla çevresindekilerin beğenisini kazanan Yılmaz, kendisini sevdirerek aradan geçen zamanda çıraklıktan kalfalığa, kalfalıktan da ustalığa yükseldi. Yılmaz, vatani görevinin ardından da kendisine ait bir dükkân açtı.
Yılmaz, terziliğin diğer mesleklere göre daha fazla tercih edildiğini ve çok sabır isteyen bir iş olduğunu söyledi.
Terziliğin son günlerde kaybolmaya yüz tutan meslekler arasında yer aldığını anlatan Yılmaz, şöyle konuştu:
“Babam kömür madeninde çalışırdı. Babamı ziyarete gittim ve bir akşamüstü sokakta gezerken tesadüfen bir terzi dükkânına girdik, tanıdığımız bir yerde değildi. İçeri girdiğimizde babam, ‘size çırak lazım mı?’ diye sordu. Usta’da lazım deyince ben ertesi gün işe başladım. Yıl 1968’di, terzilik hiç aklımda, hayalimde olmayan bir meslekti. İşe başladıktan sonra mesleğimi sevdim. Tekrar hangi işi seçersin diye sorsalar yine aynı mesleği seçerdim.”
- “Herkesin aslında bir meslek sahibi olması gerekir”
Meslek hayatında birçok çırak yetiştirdiğini belirten Yılmaz, “Çırak yetiştirmek bizi biraz yordu. Yetiştirdiklerimin arasında bir tek kardeşim bu işi yapıyor. İşin aslı bu kolay bir iş değil, çok sabır isteyen bir meslek, herkesin yapabileceği bir şey değil. Herkesin aslında bir meslek sahibi olması gerekir. Devlet dairesinde çalışan bir kişi bile hobi olarak bir meslek öğrenerek zamanını değerlendirebilir.” dedi.
Yılmaz, özellikle gençlere tavsiyelerde bulunarak, “Başta sabırlı olacaklar, sebat edecekler. Şimdiki gençler çok aceleci her şeyi biranda olsun bitsin istiyorlar, böyle bir şey yok. Biz bu meslekte beş sene çıraklık yaptık. Bizim dönemlerimizde normal bir ilkokul talebesi beş yılda nasıl okulunu bitirip ortaokula geçtiyse bizde o beş yıl da çıraklıktan kalfalığa geçiş yaptık. Bu iş kademeli yani öyle pat diye olmuyor. Hemen acele yapayım dersen bu işte başarılı olamazsın, sabredeceksin, sabırlı olacaksın, yani sabır şart.” ifadelerini kullandı.
Herkesin sevdiği işi yapması gerektiğini aktaran Yılmaz, “Gençlere mutlaka sevdikleri işi yapsınlar, sevmedikleri bir işle uğraşıp hiç zaman kaybetmesinler. Bazı aileler var çocuğu marangoz olmak ister, ailesi yok sen televizyon tamircisi olacaksın diyor, bu iş böyle bu şekilde olmaz. Çocuk hangi mesleği istiyorsa onun arkasında durmalılar, destek olmalılar.” diye konuştu. Haber – Ersen Berk Çelik