Zonguldak

Madenci ve asker karşı karşıya geldi! İki maden işçisi öldü!

Zonguldak’ta Türkiye Taşkömürü Kurumu Karadon işletmesine bağlı Gelik Bölümü’nde 10 Mart 1965’te başlayan olaylar tarihe kara bir leke olarak düştü. 

Abone Ol

10 Mart 1965 tarihinde Zonguldak’ın Karadon İşletmesine bağlı Gelik Bölümünde çalışan 1500 maden işçisi, yapılan yevmiye zammının adaletsiz dağıtıldığını düşünerek gece vardiyasında ocaklara inmedi. Liyakat zammı adı verilen bu ücret artışı, işçiler arasında adaletsiz bir şekilde dağıtılmış ve özellikle sendika ve yönetimle ilişkisi olan kişilere daha fazla verilmişti.
Daha sonra Gelik işçileri ocağa girmeye ikna edildi, ancak bu direniş, diğer maden ocaklarında da yayıldı. Kilimli ve Karadon ocaklarına yayılan grevci madenciler, ocaklara girmek isteyenleri engelleyerek direnişlerini sürdürdüler.
Kozlu'daki madenciler de greve katıldılar ve 11 Mart gecesi, ocağa girmek istemeyenlere müdahale etmek için gönderilen askerlerle çatışmalar başladı. Bu çatışmalar sonucunda iki maden işçisi, Mehmet Çavdar ve Satılmış Tepe, vurularak öldürüldü. Türkiye İşçi Sınıfı mücadelesinde hayatlarını kaybeden ilk işçiler oldular.
Zonguldak Nostalji sayfası Yüksel Yıldırım’ın yazısından edinilen bilgiye göre, 13 Mart'ta Zonguldak ve Kozlu'nun giriş ve çıkışları askerler tarafından tutuldu ve haberler sansürlendi. Ancak grev sonucunda maden işçileri, bazı kazanımlar elde ettiler. Liyakat primleri eşit ve adil bir şekilde dağıtılacak, guruplu işçilerin ücret durumları düzeltilecek, işçilere kötü davranış ve eziyet eden iş amirlerinin önüne geçilecekti. Çocuk parası ve kumaş parası tekrar ödenecek, çalışma saatleri yasalara uygun olacaktı.

Grev sonrasında madencilerin bu istekleri kabul edilerek, çalışma koşulları ve emek hareketi ülke genelinde daha fazla dikkate alındı.
Grev sırasında vefat eden madencilerin cenazeleri köylerine gönderilirken, bu olayı simgeleyen bir fotoğraf da çekildi. Madenciler, arkadaşlarını taşırken çekilen bu fotoğraf, uzun yıllar boyunca işçi hareketi ve protestolarında kullanıldı ve bir simge haline geldi.
1965 madenci ayaklanması üzerine şair Fazıl Hüsnü Dağlarca bir de “Zonguldak Ağıtı” yazdı:
Zonguldak Ağıdı
Bir kömür, bir uzak, bir kara, bir derin,
Ellerin, yer altında yitmiş kocaman ellerin.
Yıllarca çalışırsın, gündeliğin on lira,
Açsın, susar kuyular bağıra bağıra
Ko yamyassı ayakların balçık toprağa girsin,
Kim yürürse öldürürler bilirsin.
Zonguldak ölü iki gecede gecede diri bir,
Zonguldak bir Türkiye, bir aç Türkiye değil midir?
Tanrı yeryüzünündür, bir pay düşmez sana,
Sen yer altındasın, Tanrısızsın, anlasana.
Haber Merkezi