Genel olarak sanayi sektörleri açısından %85 dışa bağımlı durumdaki Ülkemiz şartlarında Türkiye İstatistik Kurumu nun en son yayımladığı Mart/2022 Ayı Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksine göre YD-ÜFE (2003=100) 2022 yılı Mart ayında bir önceki aya göre %7,29, bir önceki yılın Aralık ayına göre %13,39, bir önceki yılın aynı ayına göre %105,82 ve on iki aylık ortalamalara göre %59,47 artış gerçekleşti.
YD-ÜFE yıllık değişim oranı (%), Mart 2022
* * *
Bu arada sanayinin iki sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taşocakçılığında %109,63, imalatta %105,74 artış olarak gerçekleşirken; na sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara malında %122,84, dayanıklı tüketim malında %95,55, dayanıksız tüketim malında %87,04, enerjide %240,52, sermaye malında %87,08 oranında artış oldu. Sanayinin iki sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taşocakçılığında %8,20, imalatta %7,27 artış olurken, Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara malında %7,91, dayanıklı tüketim malında %6,86, dayanıksız tüketim malında %6,24, enerjide %29,83, sermaye malında %4,86 artış meydana geldi. YD-ÜFE sektörlerinden giyim eşyası %70,63, basım ve kayıt hizmetleri %75,44, tütün ürünleri %79,35 ile endekslerin en az arttığı alt sektörler oldu. Buna karşılık kok ve rafine petrol ürünleri %240,52, ana metaller %147,57, kimyasallar ve kimyasal ürünler %123,21 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler olarak kayda geçti.
* * *
Bunun yanısıra YD-ÜFE sektörlerinden motorlu kara taşıtları, römork ve yarı römork %4,36, basım ve kayıt hizmetleri %4,70, tütün ürünleri %4,92 ile endekslerin en az arttığı alt sektörler oldu. Buna karşılık kok ve rafine petrol ürünleri %29,83, temel eczacılık ürünleri ve müstahzarları %10,94, metal cevherleri %10,86 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu. TÜİK’in Mart/2022 Ayına ait YD-ÜFE verileri değerlendirildiğinde özellikle kok ve rafine ürün lerindeki %29,83 oranındaki artışa bakılırsa; enrji maliyetle rindeki bu artışların devam etmesi halinde hiperenflasyon riskinin daha da artması kaçınılmaz hale gelecek.Çünkü enerji maliyetlerindeki artışların döviz kurundaki değişimle re bağlı olarak süreğenleşmesi çift rakamlı enflasyon artışını daha da tetiklediği izleniyor.
* * *
Sonuç olarak, hal böyle iken, Tarım-ÜFE'de (2015=100), 2022 yılı Mart ayında bir önceki aya göre %12,02, bir önceki yılın Aralık ayına göre %46,31, bir önceki yılın aynı ayına göre %84,11 ve on iki aylık ortalamalara göre %36,59 artış olması her halükârda bu fiyat artışları ile ilgili domino etkisi yarattığı da ortada. Buna ek olarak yıllık artışın yüksek oldu ğu alt gruplar ise sırasıyla, %208,09 ile lifli bitkiler, %148,76 ile sebze ve kavun-karpuz, kök ve yumrular ve %110,56 ile tahıllar (pirinç hariç), baklagiller ve yağlı tohumlar olması fiyat artışlarını daha vahim hale getiriyor. Özellikle enflasyon durumunun süreç olarak yapışkan hale gelmesi ise bir başka problem. Bu şekildeki bir türlü önlenemeyen fiyat artışlarının geldiği noktada fiyat istikrarındaki ortaya çıkan bozulmalar tedarik zincirlerini de olumsuz etkilerken; arz açıklarının oluş masına da zemin hazırlıyor. Neticede ifrat hale gelen maliyet enflasyonunun bir taraftan üretim sektörlerini olumsuz etkiler ken; ayrıca üretim kapasitelerinde daralmalara da yol açıyor. Bu anlamda ortaya çıkan handikapların aşılabilmesine yöne lik mutlak şekilde etkili teşvik önlemlerinin gündeme getirile rek mevcut açmazların bir şekilde çözülmesi büyük önem taşı yor.