Feci tren kazasında hatalı sollama iddiası Feci tren kazasında hatalı sollama iddiası

Hıdırellez, Ortadoğu, Orta Asya, Anadolu ve Balkanlar'da kutlanan mevsimlik bayramlardan biridir. Hızır günü olarak da bilinen Hıdırellez, darda kalanların yardımcısı olduğu düşünülen, Hızır'ın, İlyas ile yeryüzünde buluştukları gün olarak kutlanır. Ülkemizde Hıdırellez Bayramı, 5 Mayıs'ı 6 Mayıs'a bağlayan gece kutlanır. Baharın ve doğanın uyanışının ilk günü olarak kabul edilir. Hristiyanlar bu günü 'Aziz George' günü olarak kutlar. 
Hıdırellez'in Kökeni
Hıdırellez'in kökeniyle ilgili çeşitli iddialar vardır. Bunlardan bazıları Hıdırellez bayramının Anadolu kültürüne ait olduğu, bazılar ise İslamiyet öncesi Orta Asya Türk kültürüne dayandığı yönündedir. Hıdırellez'i tek bir kültüre mal etmek imkansızdır. İlk çağlardan beri Mezopotamya, İran, Anadolu, Osmanlı, Balkanlar gibi farklı ülkelerde baharın gelişiyle bazı kutlamalar yapılmaktadır. Halk arasında Hızır'ın şifa, uğur, sağlık, tabiatta canlılık, uyanış ve diriliş gibi vasıflara sahip olduğu düşünülmektedir. 
Hıdırellez Gelenekleri Nelerdir?
Hıdırellez günü beyaz elbiseler giyilir ve gün doğmadan bol sulu, yeşil kırlara gidilir. Doğa içinde yürüyüş yapılarak bereket ve bolluk dilenir. Özellikle açık, ağaçlık, yeşil alanlarda yapılır. Kutlamalar su kenarlarında da yapılabilir. Hızır'ın gezdiği kabul edilen yeşil yerlerden çiçekler toplanır.
Yeşilliklerden toplanan çiçekler kaynatılır içilirse hastalıklara iyi geleceğine inanılır. Kaynatıldıktan sonra soğutulan su ile 40 gün boyunca yıkanan kişinin gençleşeceğine ve güzelleşeceğine inanılır. Ayrıca 'Hızır Hakkı' için baharın ilk kuzusu kesilerek yenir. Baharın taze kuzusunun yenmesiyle bedenlerin canlılık kazanacağı inanışı vardır.
Hıdırellez sabahında yiyecek kapları, ambarlar, pencereler ve para keseleri açık bırakılır. Kapı ve pencere sonuna kadar açılarak bereket ve bolluk eve davet edilir. Kimileri cüzdanını, kesesini açar ki içi bereketle dolsun. 
Hıdırellez günü mayasız yoğurt mayalanır. Bazı yörelerde ılık sütün içine tahta kaşık konulur ve mayalama sağlanır. Bazı yörelerde ise süte sabah ezanından sonra bitkilerden toplanan çiy taneleri eklenir. 
En bilinen gelenek ise gül ağacının altına, Hıdırellez akşamı kağıda yazılı bir dilek bırakmaktır. Ertesi gün dileğin yazılı olduğu kağıt alınır ve suya atılır. Kağıdın suya karışıp gitmesi dileğin gerçekleşeceğine işarettir. Kağıt yerine dilekler şekille de belirtilebilir. Ev isteyenler ev maketi, araba isteyenler küçük araba, bebek isteyenler oyuncak bebek, para isteyenler ise gümüş para koyabilir. 
Yüzük, küpe, kolye gibi kişisel eşyalar, su dolu bir çömleğe atılır. Eşyalar çömleğe atılırken, 'kısmetim açılsın' denir. Çömleğe su eklendikten sonra ağzı kapatılır ve gül ağacının dibine bırakılarak 1 gece bekletilir. Ertesi gün çömlekteki eşyalar manilerle birlikte çıkartılır. Bu gelenek, Denizli'de 'bahtiyar', Balıkesir'de 'doğara yüzük atma', Türkmenlerde 'mantıfar', İstanbul'da ise baht açma olarak bilinir.
Hıdırellez'de evde yaşayan herkes için toprağa fasulye ve nohut ekilir. Her bir aile ferdi için 7 fasulye ve 7 nohut dikilir. Bu geleneğin aileyi kötülüklerden koruyacağı düşünülür.
Hıdırellez günü kapıda nar patlatma ritüeli de yapılır. Nar, sert bir şekilde yere atılır ve patlatılır. Böylece eve bereket geleceğine inanılır. 
Hıdırellez gecesi evlerin kapısına yeşil otlar, özellikle ısırgan otu asılır. Amaç hayvanların bol süt vermesidir. Ayrıca ısırgan asılan eve yapılan büyülerin tutmayacağına inanılır. Bazı yerlerde Hızır sopası geleneği de bulunur. Bu sopa ile yavaşça ağzı olarak yerlere vurulursa, ağrıların geçeceğine inanılır. 
Hıdırellez'in en bilinen ve en sevilen geleneği ise dört yol ağzına ateş yakmaktır. Ateşin üzerinden 3 kez atlanır. Ateşten atlandığı zaman kış boyunca insanın üzerine çöken uyuşukluğun ve hareketsizliğin gideceğine inanılır. İnanışa göre ateşten atlarken dert ve kederler de dökülür. 
Hıdırellez'de yapılmaması gerektiğine inanılan işler de vardır. Hıdırellez günü ev temizliği yapılmaz, genç kızlara iş yaptırılmaz, çamaşır yıkanmaz gibi çeşitli inanışlara da yer verilir. Buradaki amaç, o günün herkes için bayram tadında geçmesidir.

Kaynak: Haber Merkezi