2022 yılının Haziran ayında Zonguldak’ta görülen ve Batı Nil, sarıhumma, zika virüsü gibi ölümcül virüsleri insanlara bulaştırmasıyla bilinen Asya Kaplan Sivrisineği tehlikesi, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz tarafından geçtiğimiz yaz Meclis gündemine taşınmış, Yavuzyılmaz ilgili Bakanlıklara “istilacı türlere karşı mücadele planlarının neler olduğunu” sormuştu.
CHP’li Milletvekili, konuyla ilgili olarak Başta Tarım ve Orman Bakanlığı olmak üzere, 3 ayrı Bakanlığa soru önergelerini yönlendirirken, ilgili Bakanlıkların sorumluluğu birbirine attığı, önergelerin ise muhatapsız kaldığı ortaya çıktı.
Buna göre Yavuzyılmaz, önergesini ilk olarak, “Türkiye'deki Karasal Ortamlarda ve İç Sularda İstilacı Yabancı Türlerin Tehditlerinin Değerlendirilmesi Projesini” yürüten Tarım ve Orman Bakanlığına yöneltirken, Bakanlıkça önergesine verilen yanıtta; “Önerge konusu hususlar Bakanlığımız görev ve yetki alanına girmemektedir” denildi.
Milletvekilinin, eş zamanlı olarak Sağlık Bakanlığına yönelttiği soru önergesine 7 aydır yanıt dönülmezken, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına yönlendirilen soru önergesi geçtiğimiz günlerde yanıtlandı.
Söz konusu yanıtta; “Yukarıda yer alan söz konusu hususlara dair. Bakanlığımızın görev ve yetkileri kapsamında doğrudan yapılabilecek herhangi bir iş ve işlem bulunmamakta olup, konuyla ilgili; Tarım ve Orman Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının değerlendirmelerinin alınmasının uygun olacağı mütalaa edilmektedir.” diyerek yanıtlanırken, Yavuzyılmaz konuya ilişkin şu değerlendirmeleri yaptı:
“Dünyayı tehdit eden iklim krizi ve beraberinde getirdiği ekolojik sorunlar, istilacı türlerin artmasına neden olurken, geçtiğimiz aylarda Zonguldak’ta Asya Kaplanı sivrisineği türünde son derece tehlikeli ve istilacı bir türün görülmesi üzerine konuyu Meclise gündemine taşıyarak ilgili Bakanlıklara çeşitli sorular yönetmiştik.
Ancak, vatandaşlarımız korunması ve türün yayılımının durdurulması için alınan tedbirlerin neler olduğunu sorduğumuz önergelerimiz, muhatap bakanlık bulunmamasından dolayı yanıtsız kaldı. Tarım Bakanı ve Çevre Bakanı sorumlulukları birbirlerine atarken, halk sağlığından sorumlu Sağlık Bakanlığı 7 aydır sessiz.
‘Türkiye'deki Karasal Ortamlarda ve İç Sularda İstilacı Yabancı Türlerin Tehditlerinin Değerlendirilmesi Projesini’ yürüten Tarım ve Orman Bakanlığı ‘Önerge konusu hususlar Bakanlığımız görev ve yetki alanına girmemektedir’ diyor. Çevre Bakanlığı ise ‘konuyla ilgili Tarım ve Orman Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının değerlendirmelerinin alınmasının uygun olacaktır’ diyerek önergemizi yanıtlıyor.
İlimizde bile etkileri görüldüğü üzere ülkemiz, gerek iklim krizi, gerekse bunların etkisiyle artan çeşitli risklerle karşı karşıyayken, ortaya çıkan bu ‘tuhaf sorumsuz hal’ aslında olası tehlikelere karşı ne denli hazırlıksız olduğumuzun bir resmi yanıtı gibi karşımızda duruyor.
Tıpkı koronavirüs salgınlında yaşadığımız gibi bütün bu tehlikeler, bir bilimkurgu filminden çıkmıyor ve gerçek olarak yaşanıyor. Koronavirüs nedeniyle, sadece ülkemizde resmi rakamlara göre 100 binden fazla vatandaşımızı kaybettik. Bugün halen dört bir yanımız çeşitli virüslerle dolu. Bu nedenle önleyici tedbirleri almakla sorumlu bakanlıkların bu sorumsuz tavrını kabul ediyoruz. Konunun takipçisi olmaya devam edeceğiz.” (Haber Merkezi)