Kestim barmacuğumu

Kanum akiyu kanum

Zonguldağın üstüne

Canum çikiyu canum

31 Mayıs 1946... Picoğlu Osman Zonguldak sularında hayatını kaybetti...

Kemençe ve Karadeniz müziği denince aklımıza kimler gelir. Kazım Koyuncu, Volkan Konak, Kamil Sönmez ve Erkan Ocaklı ve popüler olmuş birçok ismi ezbere sıralarız. Karadeniz müziğinin kimi efkar yüklü kimi eğlendiren coşturan türkülerini de artık çoğumuz biliyoruz. Bunlardan çok daha eski Zonguldak sularında hayatını kaybeden Picoğlu Osman da var...

Picoğlu Osman Kimdir?

Karşılaştığı pek çok olay karşısında hemen kemençesine davranıp atma türkü tutturan Picoğlu Osman, ömrünün son yıllarını Giresun’un Görele ilçesinde geçirmeye başlamıştır. Hastalığı bu dönemde ilerler. Tedavi olması için rivayete göre İsmet Paşa tarafından İstanbul’a davet edilir. 1940'lı yıllarda Karadeniz’de en yaygın yolcu taşıma aracı gemiler olduğu için İstanbul vapuru beklenir. Picoğlu Osman Görele açıklarından yolcu vapuruna biner. Büyük bir kalabalık uğurlamıştır Kemençenin efsanesini. Picoğlu Osman’ı tanıyan gemi çalışanlarından “Deli Bahtiyar” birinci mevkide ağırlar ve büyük hürmet gösterir. Gemi Zonguldak açıklarına yaklaştığında durumu kötüleşir ve kemençesini ister. Kemençesi gelir gelmez, başlar bir atma türkü tutturmaya.

Feci tren kazasında hatalı sollama iddiası Feci tren kazasında hatalı sollama iddiası

“Kestim barmacuğumu

Kanum akiyu kanum

Zonguldağın üstüne

Canum çikiyu canum”

Atma türküyü söyledikten sonra durumu iyice kötüleşir ve 31 Mayıs 1946 günü dolu dolu yaşadığı hayata gözlerini kapar. Zonguldak sularındaki geminin seren direğine gemide cenaze olduğunu belirten “sahil sıhhiye flaması” çekilir. Rivayete göre Zonguldak Limanında cenazeyi sıhhiye görevlileri almak ister ama kaptan ve Deli Bahtiyar izin vermez. Yolcu gemisi İstanbul rotasına devam eder ve İstanbul’a da haber verilir. Sirkeci limanına baştankara yaklaşan gemiyi büyük bir kalabalık karşılar ve o sırada denizde bulunan gemiler de düdükleri ile Picoğlu Osman’ı son bir kez selamlar. Ölümünden 5 gün sonra 4 Haziran 1946 günü Kulaksız mezarlığına defnedilir. 2005 Yılında İstanbul’da yaşayan Giresunlu bir aile tarafından kabri yenilenir. Hakkında birçok araştırma ve kitap yazılmış olup, hayatı ve yaşamı hakkında bir çok efsane anlatılmaktadır. Kemençe tarzını ve atma türkü yeteneğini devam ettiren hem öğrencisi hem akrabası olan Mehmet Sırrı Öztürk, Picoğlu ekolünü devam ettiren yegane kişidir.

(Haber merkezi)

Kaynak: Haber Merkezi