Günlerdir kent merkezindeki ana cadde üzerinde tezgah kurup halktan ulaşım zammına karşı çıkılabilmesi için imza toplayan aktivistlere destek büyük ama toplanan imzalar karşılığında ne elde edileceği ise hala meçhul.
25 Eylül tarihinde belediye başkanına verileceği söylenen toplanmış imzalara geçiştirme siyaseti ile yaklaşılacağından kamuoyunun şüphesi yok.
Dolmuşlarda 17 liraya çıkarılan yolcu taşıma ücreti ise ülkede toplu taşımda alınan en yüksek ücret olarak göze çarpıyor ve başka kentlerin dolmuşçularını da kıskandırıyor. Çünkü Zonguldak’ta ücretin alındığı taşıma mesafesi çok kısa. Örneğin kent merkezinden Yayla semtine, Sigorta hastanesine çıkan bir kişi 17 lira ödüyor ve bu da yüksek bir meblağ olarak göze çarpıyor. 4 kişilik bir ailenin vereceği ücret de 70 liraya yaklaşırken özel taksi de aynı parayı alıyor.
Bu konunun çözümü ise imza toplayarak karşı çıkmak veya gösteri yaparak, eylem koyarak taşıma ücretini aşağı çekmek olamaz ve olmamalı.
Zonguldak kent içinde toplu taşım olayına bu aşamada yeni bir boyut getirmek ve ring seferlerine benzer seferleri dolmuşçulara ve halk otobüslerine başlattırarak mesafeyi uzattırarak çözüm getirmek en akılcı yaklaşım olarak ortaya çıkacaktır.
Bu kapsamda da ilk durak olarak kent merkezindeki dolmuş durakları gösterilmemeli, ilk durak semt dolmuş veya otobüslerinin varacakları son durak olmalı, buradan kalkacak toplu taşım araçları da bir semtten bir semte kadar giderek vatandaşların ödediği ücretle kenti bir uçtan bir uca kat etmeleri sağlanmalıdır.
Örneğin Uzunkum’dan kalkan dolmuş ya da halk otobüsü İncivez’e ve Asma’ya kadar gidebilmeli, seferler de buna göre düzenlenmelidir. Böylece vatandaşın sözkonusu iki durak arasında ödeyeceği 17+17 toplam 34 liralık ücret de yarıya düşecek ve otomatikman bir indirim gündeme gelecektir.
Toplu taşım ücretlerinin indirilmesi konusunda aktivistlerin bu şekilde bir yaklaşımı daha akılcı olacaktır. (Haber: Sermet Aksu)
