Bu hafta genel konu başlığımızı TTK’ya ayırdık.
Kurum ile ilgili detaylı yazı yazan ve analiz yapan çok yok.
Genel de yüzeysel yazılar görüyoruz.
Bizler ise derinsel değerlendirme yapıyoruz.
Son yirmi beş yıldır kurumu yakından takip ediyorum.
Genel durumu hakkında bilgiler alıyoruz.
Genel müdür olarak Rıfat Dağdelen, sadece bize özel demeçler verir, değerlendirme yapardı.
Görüşeceği muhabirlere kadar bizden görüş alırdı.
O dönemler öyleydi. ZGC‘de bile önemli açıklamaları sadece bizler almıştık.
Haber ajanslarının bile demeçleri bizden geçerdi.
Kurumun en tepe kurmay ismini ve yöneticisini Zonguldak basını ile bir araya getirmiştik.
O dönem ZGC basın merkezi adı altında yaptığımız toplantılar çok ses getirmişti.
Hem Zonguldak’a hem de ülke geneline örnek olmuştuk.
Zonguldak basını üzerindeki bazıları için ağır, heyecansız durum ve konumu çok daha canlı ve diri
haline getirmiştik.
Tabii ki TTK büyük ve köklü bir kurum.
Dağdelen genel müdürüm gerçekten 6.5 yıl çok önemli ve hayati derecede kurumun geleceği adına
çalışmalara imza attı.
1.006 işçi alımı,3.000 işçi alımı,2006/2009 yılı için 3.000 ve üstü maden işçisi alımına imza atıldı.
Hazırlıklar yapıldı, kuyular açıldı, galeriler sürüldü, yer üstü ve yer altı büyük yatırımlara imza atıldı.
Belki TTK adına geleceğimiz kurtarıldı. Dağdelen genel müdürün, kurum tarihinde altın harflerle ismi geçti.
Aslında tam yıllık kademeli olarak üç milyon ton üretimlere geçecektik.
Karadon ve Kozlu özel sektöre verilen maden kazaları bizleri üretim noktasında zora soktu.
Bekleme konumuna geçtik.
Tabii ki maden kazası… Özel de olsa kuruma yazılıyor.
O günleri yaşamış, görmüş bir gazeteci olarak daha dün gibi…
Dağdelen Genel Müdürümüz ile kalkınma dönemi başlarken.
Burhan İnan Müdürüm ile ikinci hamleler dönemi başladı.
İnan,genel müdür prim sistemi getirdi ve bu konuda çok uğraştı.
O dönem için prim sistemi gelseydi belki de üretim patlaması olacaktı.
Kurumda herkes çalışacaktı ve çalışma düzenine göre lokomotif bir sistem uygulamaya geçecekti.
O dönem adına sendika karşı çıkmıştı.
Aslında prim sistemi hayata geçseydi bugünlere çok daha güçlü gelecektik.
Tren ferisi bile Dağdelen Genel Müdürümüz döneminde hayata geçti.
Tren ferisi ile tam 200 metre uzunluğunda ERDENİZ gemisi haftanın üç günü Zonguldak–Ereğli
arasında gidip geliyordu.
Ne günlerdi, güzel günlerdi…
O geminin bile dedikodusu o dönem Zonguldak’ta yapılmıştı.
Yapan kimlerdi? Elbette kihiçbir baltaya sap olamamışlardı.
Neyse ana konumuza dönersek, İnan,genel müdür döneminde prim sistemi hayata geçemedi.
Sonraki süreç daha stabil geçti.Üretim artışları sağlanamadı.
Peşine İnan’ın genel müdür dönemi sona erdi.
Ercan Gebeş,genel müdür vekili olarak görev yaptı.
Daha sonra Kazım Eroğlu genel müdürlüğe geldi.
Zor ve güç dönemlerdi.Eroğlu, çok yoğun tempo ve performans ile çalıştı.
Maden işçisi alımına imza attı. Tam 1.500 işçi alımı yapıldı.
2018 yılı 1.000 işçi alımı, 2019 ise 500 işçi alımı.
Bur arada 2023 yılında ise 2.000 işçi alımı müjdeleri çok önemli ve değerliydi.
Kok fabrikası kurma adına çaba ve gayret gösterdi ama sonuca ulaşmadı.
Aslında son noktaya kadar gelmişti.
Kok fabrikası kurma fikrini herkesim desteklemişti.
Cumhurbaşkanlığı Stratejik Bülten Daire Başkanlığı, olur vermişti.
Ödenek hazırdı, proje tamamdı, ihaleye çıkılacaktı.Ne olduysa birden fişi çekildi.
Kim çekti bilmiyorum.Bizler hala daha bu konuda ısrarlıyız.
Kok fabrikası kurulmalı.Kurumun geleceği, yaşaması ve ayakta kalması adına.
Kok fabrikası kurulmalı, kurmalıyız.
Kok fabrikası kurulma fikrini uygulamaya geçene kadar destekleyeceğim.
Her an ve dakika canlı tutacağım.
Ve bu dönem adına kurumun içinden tecrübeli ve deneyimli bir isim olarak Muharrem Kiraz, genel
müdürümüzolarak atandı.
Genel müdür yardımları da önemli ve değerli isimler.
Genel Müdür Kiraz, yoğun tempo ile çalışıyor.
Sessiz ve sakin tavırları ile biliniyor ve tanınıyor.
Amasra mucizesinin yaratılmasında önemli destekler verdiğini biliyoruz.
Kurumun daha güçlü olması için çalışıyor.
İşçi alımının 2.000 sayısına ulaşması adına son hamleleri sıkı takip ile yapıyor. İnanıyorum ki bu dönem TTK için yeni hamleleri üretim odaklı, merkez atölyesi mucizeleriyle,
liman lojistiğimizin daha üst sıralara yükselmesiyle çok farklı ve nitelikli göreceğiz.
TTK bugün adına son yapılanması ile çok güçlü yol alıyor.
Tek eksiğimiz; kömürüretimimizin artması.
Önce milyon sonra milyonlar.Demir ve Çelik Sanayinin hammaddesini temin.
Termik santrallerin kömürünün temini, liman lojistiğinin daha da üst seviyelere getirilmesi…
Kurumun üniversite iş birliğinin artırılarak devamlılığı.
Kok fabrikasının kurulması.
Çok kazançlar…
Ve TTK yük değil, yük alıyor. Özelleştirmeye tabii ki hayır.
Kamu kurum ve kuruluş görevimizin devamlılığı ve de zararın en aza indirilmesi.
Önümüzdeki günlerde kurumun 2023 yılı performansını da ayrıca değerlendireceğim.
TTK dönemimiz, haftamız ve aylarımız başlıyor.
Parolamız ise ‘’TTK Zonguldak’ta kalacak. GMİS’te Zonguldak’ta kalacak’’
Şimdilik nokta.