TÜRKİYE EKONOMİSİNDE AĞUSTOS/2020 AYI TÜKETİCİ GÜVEN ENDEKSİ DÜŞÜŞTE!...

Abone Ol

Küresel pandemi kovid-19 koronovirüs vakalarının giderek Ülkemizde artış gösterdiği bu dönemde Türkiye İstatistik Kurumu ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası işbirliği ile yürütülen tüketici eğilim anketi sonuçlarından hesaplanan mevsim etkilerinden arındırılmış tüketici güven endeksi, Ağustos ayında bir önceki aya göre %2,2 oranında azaldı; Temmuz ayında 60,9 olan endeks, Ağustos ayında 59,6 oldu.

                                         *      *        *

Bu arada pandemi kaynaklı ortaya çıkan belirsizliklerin de etkisiyle aynı olumsuz yansıma gelecek 12 aylık döneme ilişkin hanenin maddi durum beklentisi endeksi Temmuz ayında 80,6 iken, Ağustos ayında %3,5 oranında azalarak 77,8 oranına geriledi. Diğer taraftan ortaya çıkan domino etkisi diğer verilere de yansıma yaparken, gelecek 12 aylık döneme ilişkin genel ekonomik durum beklentisi endeksi Temmuz ayında 82,2 iken, Ağustos ayında %3,3 oranında azalarak 79,5 şeklinde gerçekleşti. Olumsuzluk işsizlik güven endeksine de yansırken, gelecek 12 aylık döneme ilişkin işsiz sayısı beklentisi endeksi Temmuz ayında 61,0 iken, Ağustos ayında %2,5 oranında azalarak 59,5 oldu. Hal böyle iken,diğer güven verilerinin tam aksi bir gelişme ise başta artan pandemi vakaları olmak üzere diğer belirsizliklerde görülen artışlarla bu defa gelecek 12 aylık döneme ilişkin tasarruf etme ihtimali endeksi Temmuz ayında 19,9 iken, Ağustos ayında %8,8 oranında artarak %21,7 oranına yükseldi. Bu durum belirsiz olası bir ortamda halkın gelecekle ilgili şekillenen iyimserlik durumunun kötümserliğe doğru dönüşmekte olduğunu bu yönden de ihtiyat saiki ile tasarruf etme ihtiyacının artmasına ilişkin bir kısım gelişmelerin yaşandığını gösteriyor.

                                   *      *        *

Güven endekslerinin değerlendirilmesi için okuyucularımıza tekrar bir hatırlatma yapmak gerekirse; aylık tüketici eğilim anketi ile tüketicilerin maddi durum ve genel ekonomiye ilişkin mevcut durum değerlendirmeleri ile gelecek dönem beklentileri, harcama ve tasarruf eğilimleri ölçülmektedir. Anket sonuçlarından hesaplanan tüketici güven endeksi 0-200 aralığında değer alabilmektedir. Tüketici güven endeksinin 100'den büyük olması tüketici güveninde iyimser durumu, 100'den küçük olması tüketici güveninde kötümser durumu göstermektedir. Tüketici eğilimine ilişkin endekslerden, tüketimin finansmanı amacıyla borç kullanma ihtimali endeksinin artması iyimser durumu, azalması ise kötümser durumu göstermektedir. Benzer şekilde tüketici fiyatlarının değişimine ilişkin düşünce ve beklenti endekslerinin artması tüketici fiyatlarında düşüş düşüncesini/beklentisini, azalması ise tüketici fiyatlarında artış düşüncesini/ beklentisini açıkça göstermektedir.

                                    *      *        *

Sonuç olarak, son yayımlanan Ağustos/2020 Ayı tüketici  güven endeksi verilerini reel anlamda ekonomideki gidişat yönünden değerlendirmek gerekirse; tüm güven endeksi verilerinin iyileşmesinden bahsedebilmek için 100 den büyük olarak yukarı yönlü şekilde gerçekleşecek reel değişimin gelecek aylarda da istikrarlı bir seyir izlemesi gerekmektedir. Özellikle de son dönemde yaşanan pandemi vakalarındaki artışlara ek olarak finansal kırılganlıkların geldiği noktada, Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşu Fitch Ratings, yaptığı son değerlendirme ile Türkiye'nin kredi notunu "BB-" olarak teyit etti, not görünümünü ise "durağan" dan "negatif"e çevirirken, yapılan açıklamada "döviz rezervlerinin tükenmesi, zayıf para politikası, negatif reel faiz oranları ve kısmen güçlü kredi teşviğinin tetiklediği yüksek cari açığın dış finansman risklerini artırdığı"na değinilirken; Türkiye'nin kredi notunun "BB-" olarak teyit edildiği, not görünümünün ise "durağan"dan "negatif"e revize edildiğini bildirilmesi; bu kapsamda ortaya çıkan kırılganlıkların en kısa zamanda giderilebilmesi için acil önlemler alınmasına işaret ederken, Türkiye'nin kredi notunun, ülkenin ılımlı düzeydeki kamu ve hane halkı borcu, canlı bir özel sektöre sahip geniş ve çeşitlendirilmiş ekonomisi, kişi başına düşen gayrisafi yurtiçi hasıla ve iş yapma kolaylığı göstergeleriyle desteklendiği belirtilen açıklamada, buna karşın zayıf dış finansman, geçmişten gelen ekonomik dalgalanmalar, yüksek enflasyon, siyasi ve jeopolitik riskler gibi faktörlerin söz konusu olduğunun belirtilmesi ise bunu açıkça teyid ediyor.

KAYNAK; Ağustos/2020 Ayı Tüketici Güven Endeksleri            (TÜİK-TCMB)