Türkiye İstatistik Kurumu ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası işbirliği ile yürütülen tüketici eğilim anketi sonuçlarından hesaplanan mevsim etkilerinden arındırılmış tüketici güven endeksine göre, Şubat ayında bir önceki aya göre %-2,8 oranında azaldı; Ocak ayında 73,2 olan endeks, Şubat ayında 71,2 olarak kayda geçti.

* * *

Bu arada Ocak ayında %56,1 olan Hanenin Maddi Durum Endeksi Şubat ayında %-1,6 oranında düşüş kaydederek %55,2 ye inerken; Gelecek 12 Aylık Dönemde Hanenin Maddi Durum Endeksi ise Ocak ayında %71,3 iken,Şubat ayında %-4,2 oranında düşme kaydederek, %68,3 oldu.Bu arada Gelecek 12 Aylık Dönemde Ocak Ayında %74,5 olan endeks da ha sonraki ay olan Şubat ayında %-3,8 oranında düşerek;%71,8 oranına kadar indi.Gelecek 12 aylık dönemde dayanıklı tüketim mallarında harcama yapma düşüncesi de Ocak ayında %90,9 iken,Şubat ayında %-1,7 oranında düşerek,%89,4 oranına indi. Bahse konu şubat ayında tüketici güven endeks lerindeki bu düşüşler daha ziyade çift rakamda yükselişini sürdüren %48,7 lik orana kadar varan enflasyondaki artış ve bunun yarattığı belirsizliklerle alım gücündeki düşüşlerden kaynaklandı.Hal böyle ikenelektrik ve genel enerji fiyatlarındaki göreceli artış dolayısı ile daha ön plana çıktı.

* * *

Sanayi sektörlerindeki bu döneme ait mevcut duruma bakıldığında ise; içinde bulunduğumuz dönemin dayanıklı tüketim malları ile otomobil ve konut alımı için uygunluğunu ölçmeye çalışan Bloomberg HT Tüketim Eğilimi Ön Endeksi ise yüzde 34,22 azalarak 23,75 değerini aldı.Endeksler incelendiğindemevcut belirsizlikler sebebiyle iç talepte gerileme sinyali de veriyor. Mamafih küresel pandemiCovid-19 salgınının geldiği noktada mutasyona uğrayarak Omicron varyantı ve bunun yanı sıra diğer varyant türleri ile tedaviyi zorlaştırma pozisyonuna girerken; salgına karşı mücadelede toparlanma için gerekli olan zamanı biraz daha uzatacağı anlaşılıyor.

* * *

Sonuç olarak,diğer taraftan da geçtiğimiz ocak ayına ait TÜİK Yurtiçi Üretici Fiyat Endeksi verileri incelendiğinde;Yİ-ÜFE (2003=100) 2022 yılı Ocak ayında bir önceki aya göre %10,45 bir önceki yılın Aralık ayına göre %10,45, bir önceki yılın aynı ayına göre %93,53 ve on iki aylık ortalamalara göre %49,93 oranında artış kaydettiği; bu yönde TÜİK’in Kasım ayı Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi ise Tarım-ÜFE'de (2015=100), 2021 yılı Kasım ayında bir önceki aya göre %4,57, bir önceki yılın Aralık ayına göre %21,22, bir önceki yılın aynı ayına göre %24,35 ve on iki aylık ortalamalara göre %22,36 artış gösteri yor. Esas olarak daha çok ithal girdilerin cari olduğu bir ortamda yıllık artışın yüksek olduğu alt gruplar ise sırasıyla, %105,21 ile lifli bitkiler, %43,03 ile tahıllar (pirinçhariç),baklagilleryanında yağlı tohumlar ve %36,63 ile canlı kümes hayvanları ve yumurtaların öne çıkmasıyla genellikle makro düzeydeki artışını sürdüren yüksek enflasyonun temel girdilerden elektrik,doğal gaz ve akaryakıt gibi ürünlere yapı lan neredeyse sürekli durumdaki yüksek zamlar sebebiyle özellikle gıda ürünleri fiyat artışlarını daha da tetiklediği izlenmektedir.Bu durum devam ettiği takdirde ki şu anda süregelen kur eksenli akaryakıttaki devamlı yapılan zamlar bunu gösteriyor; bu yüksek maliyetlerle hem tarım hem de hayvancılık sektörlerinde bir taraftan üretimi daraltırken; öte yan dan da ürün fiyatlarının çok daha yükselmesine zemin hazırlayacağı muhakkak bir durumdur. Gelinen son noktada siyasi otoritenin mutlak şekilde bir taraftan girdi maliyetlerindeki aşırı artışın önüne geçerken; diğer taraftan da en temel girdi maliyeti olan elektrik KWS zammını geri çekerek makul bir orana indirmesi çok büyük önem taşımaktadır.Aksi durumda bu yıldan başlayarak sonraki yıllarda da gıda ürünlerin deki yüksek fiyat artışları ile karşı karşıya kalmamız kaçınılmaz olacaktır.