Arka arkaya gelen Covid-19 pandemi salgını ve döviz kurundaki dalgalanmalar sonrası iktisadi kırılganlık da ha da artarken TL.deki döviz kurundaki artış kaynaklı düşüşler sonrasında Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Ar-Ge birimi KAMUAR’ın, fiyatlarını Ankara’daki marketlerden düzenli olarak derlediği ve yurttaşların en fazla tükettiği 64 temel gıda maddesinden oluşan bir sepeti esas alarak hazırlayarak açıkladığı Ağustos/2022 Ayı Gıda Fiyatları Endeksine göre;Ağustos ayında bir önceki aya göre yüzde 3,5 oranında artan gıda fiyatları yılın sekiz aylık döneminde yüzde 91,7 oranında yükseldi. Kamuda çalışanların ve kamu emeklilerinin ücret ve aylıklarının enflasyon farkları da dahil yüzde 85,6 oranında arttığı son bir yıllık dönemde de gıda fiyatlarındaki artış da yüzde 176 oldu.Bu arada ücretlerdeki artış ise gıda enflasyonunu yakalayamada.Sendikanıngerçekleştirdiği hesaplamalarına göre, geçen yıl ağustos ayında 100 liraya alınan bir gıda sepeti için bu yıl ağustos ayında 276 lira ödemek gerekirken, kamu çalışanı ve emeklisinin 100 liralık geliri ise 185,6 lira, asgari ücretlininki 194,6 lira, işçi ve Bağ-Kur emeklisi ninki ise 178,6 lira olarak kayda geçti.

* * *

Söz konusu araştırma kapsamında 2022 yılının ilk sekiz aylık döneminde gıda fiyatlarında yüzde 91,7 oranında artış yaşandı. Ocak-ağustos döneminde ekmek, pirinç, un, bulgur, makarna fiyatları yüzde 94, oranında arttı, et ve balık fiyatları yüzde 56,6, süt, süt ürünleri ve yumurta fiyatları yüzde 60,1, yağ fiyatları yüzde 31,2 oranında, meyve fiyatları yüzde 195,4,sebze fiyatları yüzde 168,3, bakliyat fiyatları yüzde 57,4, diğer gıda maddelerinin fiyatlarında ise yüzde 81,8 oranında artış kaydedildi. Buaraştırmanın detaylarına inildiğindeise ;gıda fiyatların dada yıllık olarak ise yüzde 176 oranında artış gözlendi. Bu yıl ağustosta geçen yılın aynı ayına göre ekmek, un, bulgur, makarna fiyatlarında yüzde 192,7, et-balık fiyatlarında 101,5, süt ve süt ürünleri ile yumurta fiyatlarında yüzde 135,2 oranında artış gerçekleşti.Gerçekte bu artışların temel nedenine bakıldığında; döviz kurundaki oynaklık ve Brent petrolünün varil başına olan fiyatları nın zaman içindeki değişiminden ötürü akaryakıta gelen zamlar etkili oldu.

* * *

Çok tabii olarak gıda fiyatlarındaki bir türlü önleneme yen fiyat artışlarının her ne kadar temel nedeni akar yakıta yapılan zamlar gibi görünse de,buna geniş bir şe kilde etki eden diğer sebepler de var. Bu nedenlerden pi yasalarda gittikçe yoğunlaşan seri iflasların artması,kuraklık,sel,don ve iklim dengesinin bozulması gibi nedenler yanında piyasalara verilen likiditenin daralması,tedarik zincirindeki bozulmaların sonrasında toparlanmanın zaman alması,üretim aşamasında daha çok ithala ta bağımlı olmanın getirdiği problemler de sıralanabilir.Mamafih diğer bir ana neden olarak arz-talep dengesinin kurulması ve fiyat istikrarının korunması adına alınması gereken tedbirlerin alınması yerine; tarımda kullanılan arazilerin zamanla imara açılarak sırf konutlaşma için el den çıkarılarak bu arsaların tarım dışına çıkarılarak üretim alanlarının daraltılması, girdi maliyetlerindeki ar tışların durdurulamaması sebebi ile üretim kârlarında gö reçeli şekilde izlenen düşüşler ya da uğranılan zararların çiftçilerin,hayvancılıkla uğraşanları tarım ve hayvan cılık sektörlerinden çekilerek kentsel yaşama göçe zorla ması gibi nedenler sayılabilir.

* * *

Sonuç olarak, bütün bu sebepler yanında raz-talep denge sini sağlanmasında en önemli yere sahip olan üretim az lığının nedenlerinin araştırılmasına dayanak olabilecek etki analizinin gerektiği gibi yapılmaması; tarımsal plan lamanın yapılmasına yönelik hassasiyetin gereği gibi gösterilememesi,tarım ve hayvancılık sektörleri için ol mazsa olmaz durumdaki finansal desteklerin zamanında tam olarak verilmemesi, yerli tarım ve hayvancılık sek törlerinde faaliyet gösterenlerin Dünya piyasalarındaki benzerleri ile rekabet şanslarının olmaması;dışa bağımlı mazot, gübre, yem, tohum, ilaç gibi temel tarımsal girdi maliyetlerindeki artışın üretim maliyetini yükseltmesi, girdilerde maliyeti azaltıcı KDV/ÖTV indirimi olmamasının ve öz sermayesi yetersiz çiftçinin üretime uygun kredi koşulları ortamı oluşturulmaması nedeniyle ipotek konulan üretime araçlarının icra yoluyla alınması sonucu üretimdeki azalmalar meydana gelmesi gibi çok çok önemli aksaklıklar sıralanabilir.Bu arada üretici ile tüketici arasındaki fiyat farkının daha önce beş kat iken,günümüz şartlarında on-onbeş kata çıkması ise ayrı üstünde durulması gereken bir konu.Bunun için de gıda tedarik zincirinde aracı sayısının fazlalığı ile zincir marketlerin fiyat belirleme tekeli oluşturmasının önlenmesine yöne liküçlü demokratik üretici ve tüketici kooperatiflerinin yetersizliği nedeniyle üretici geliri azalırken tüketicilerin fahiş fiyatla gıdaya erişimi sorununun mutlak şekilde çözülmesi de büyük önem taşıyor.