Amerika Başkanı Trump bu akşam, İsrail Başbakanı ile birlikte kameralar karşısına geçerek sözde ‘yüzyılın planı’nı açıkladı.
İsrail ve Filistin halkını barıştırıp, bölgedeki terörü bitirerek, zaman içinde iki ayrı devlet olarak Filistinlileri kalkındırma yönünde açıklama yapan Trump sözlerinde sürekli İsrail’i ne kadar sevdiğini vurgulamaktan da geri kalmadı.
Trump’ın ailecek Yahudi sevicisi olduğunu tüm dünya zaten biliyor. Öyle ki damadı da Yahudi. ABD başkanlık seçimlerini Trump’ın kazanması tüm dünyada şaşkınlık yaratırken, nasıl kazandığının emareleri de ortada. Damadının da aracılığı ile İsrail’i de arkasına alarak, karşısındaki adayın zayıf noktalarının üzerine özellikle sosyal medya enstrümanlarını kullanarak seçimi kazanmıştı. Seçim sonrasında bir sosyal medya kuruluşunun sahibi de yaptığı basın açıklaması ile güvenlik zaafının farkına yeni vardıklarını bahane ederek herkesten özür dilemişti.
Geldiği ilk günden buyana, İsrail için ABD’nin bütün yönetim kadrolarını görmezden gelerek kafasına göre absürt işler yapan Trump’ın akşamki açıklamaları da o kadar şaşırtıcı değil.
“Barışı sağlarız ama Kudüs’ü, İsrail’e verin. Size 50 milyar dolar veririz. 1 milyon işsizinize iş buluruz. Uslu durursanız size ilerde devlet bile kurar toprak veririz” gibi açıklamalar yapan Trump’ın halen Filistin halkının haklı davasının ne anlam ifade ettiğini bile bilmiyor.
Alelacele böyle bir planı sahneleyerek her zamanki gibi Trump’ı başrol oynatan İsrail’in asıl kaygısı; Seçimlerin yaklaştığı Amerika’da Trump’ın başkanlığı kaybedeceği korkusu yatıyor. Zaten seçimi kazanması kendi ülkesi ve dünyada sürpriz olarak nitelenen birine o kadar yatırım yapan İsrail, onun kendisine verdiği görevleri tamamlamadan gitmesi yerine, bazı şeyleri ABD için resmileştirerek, ileride kendileri adına olumsuz her olayda bunu bahane olarak kullanacaktır.
Bu yüzyılın planının yaşamayacağı zaten doğumundan belli. Açıklama yapılırken Filistin Başbakanı Mahmud Abbas'ın orada olmaması bunun göstergesi. Kendi aralarında oturmuşlar, düşünmüşler kafa yormuşlar yazı ki bu kadarını yapabilmişler. Acizliklerini bir de çıkıp dünyaya ilan ediyorlar.
Kudüs için Filistin’e 50 milyar doların teklifinin gülünç olması bir yana, 1 milyon gencine iş sözü vermesi ayrı bir utanmazlık. Bununla birlikte zaten Filistin halkının doğal hakkı olan toprakları eğer uslu dururlarsa onlara verip devlet kuracaklar. Bugüne kadar milyonlarca gencini davası için şehit vermiş bir halka bu teklif bir hakarettir.
Karşısına birkaç şakşakçı alarak kameralar önünde yüzyılın komedyasını oynayan ikilinin son çırpınışlarından başka bir şey değil.
Asıl hayret verici yanı Arap krallarının da bu plana destek verdiklerini açıklanması. Belli ki her zamanki gibi satıştalar.
Şimdi bu Trump’ı kurtarma değil, İsrail’de de seçimler yaklaşırken Netanyahu’yu kurtarma planı. Dünyanın süper gücü olduğunu iddia eden Amerika, belli ki İsrail’in sömürgesi haline gelmiş.
Trump’ın, Yahudi seviciliğinin Amerikan halkı için bedeli Ortadoğu’daki petrol. “Biz petrol için oradayız” diye beyanatlarının arkasında İsrail’in güvenliğini garanti altına almak.
Amerika, içinde birçok dini görüşü barındırırken, Yahudilerin sömürgesini kabul edip etmediklerini yaklaşan seçimlerde hep birlikte göreceğiz. Kanımca Amerikan vatandaşları bu soytarılığa son verecek.