Bu soru umuyorum ki kentte yaşayan herkesin aklında yer tutabilecek bir soru. Mamafih şimdiye kadar da kimse bu sorunun cevabını yanıtlayabilme noktasına erişemedi. Nedeni de ortada; her genel seçim dönemi öncesinde bir kısım vaatler demeti ile ortaya çıkan milletvekili adayları seçimi kazandıktan sonra bilinen o ki Zonguldak kentini kendi kaderi ile başbaşa bırakırken, geride ne vaat kaldı ne de kendilerinden elle tutula bilecek bir eser.Her şeye rağmen bu arada her nasılsa bir buçuk asır öncesi Osmanlı Padişahı Sultan 2. Abdülhamid döneminde planlanan ve 2016'da yapımına başlanan ve yüz elli yılın hayali olan Filyos Projesi için sona gelindi deniyorsa da halen tamam lanmış değil Gerçekte tamamlanma aşamasına geldiği söylenen bu projeyi çevresel faktörler açısından daha da reaktif hale getirmek de mümkün.Örneğin bir zamanlar 1991 yılı öncesinde gündeme gelen ancak Devletin arşivlerinin tozlu raflarına kaldırılan Savun ma Sanayii Projesi gibi benzer sanayi türleri de olabilir.Çünkü stratejik açıdan içinde bulunduğu coğrafya şartları bakımından her ne kadar dağlık tepelik bir arazi yapı sında sahip olsa bile Kokaksu, Çaycuma gibi uygun yatırım alanları da bulunuyor

* * *

Bu anlamda Batı Karadeniz Bölgesinde hayata geçirilmesi planlanan Filyos Vadisi Projesi, Filyos Serbest Bölgesi, Filyos Endüstri Bölgesi, 25 milyon ton/yıl kapasiteli Filyos Limanı, taşkın koruma yapıları, sanayi altyapısı ve güçlü ulaşım bağlantıları ile birlikte planlanan entegre bir projedir. Projeye ilişkin olarak alınmış Bakanlar Kurulu Kararları ve projenin etki alanı nedeniyle de proje bölgesel kalkınma niteliği taşımaktadır. Kamu sektörü yatırım projelerinin yanında çok sayıda özel sektör yatırımının da yer alacağı bölgesel nitelikli bu proje, Çaycuma ilçesinin sınırlarını aşan bir etki yaratacağı öngörülmektedir.Projeyle birlikte şehir merkezi Zonguldak, Bartın ve Karabük illerinin ekonomik yapısında önemli gelişmeler olacak, işsizlik ve göç azalacak ve yeni iş kolları açılacağı, bölgenin önemli bir sanayi ve lojistik üssü haline geleceği de öngörü kapsamında bulunmak tadır.

* * *

Bu yönüyle Filyos Irmağı vadisinde geliştirilen bu proje Türkiye’de gerçekleştirilecek en büyük entegre yatırımlardan biri olacaktır.Kaldı ki bu çerçevede olmak üzere bölgeye talep gösterebilecek ve uygulanabilecek herhangi bir projenin içerisinde yer alabilecek insanları olabilecek 4 kategori profil belirlenmiştir.Bu analiz yapısına göre de;Almanya’da yaşayan 250.000 kişiye yakın bir nüfus Zonguldak ili kökenlidir. Bu kişiler özellikle yaz aylarında bölgeye gelmektedirler. Almanya ve çevre ülkelerde bulunan madenle uğraşan Zonguldaklıların ve Avrupa’daki yaşlı nüfus potansiyeli göz önüne alındığında Sağlık Turizmi oldukça mantıklı bir yatırım ve gelişim sektörü olacaktır.Buna ek olarak Özel yatırımcı.Kârlı tarım, hayvancılık ve turizm projelerine yatırım yapmak isteyebilecek Zonguldak menşeili veya dışarıdan gelebilecek yatırımcılar da katkı sağlayabileceklerdir.

* * *

Sonuç olarak,Zonguldak ili kırsalında nüfus kaybı yaşanmaktadır.Ayrıca nüfus kaybının hangi düzeyde olduğuna dair resmi kanalların verileri ile uygulamaya yönelik hizmet sağlayıcısı kurumların verileri örtüşmemektedir.Gerçekte Ekolojik açıdan florası, faunası, mağaraları, şelaleleri, plajları, yaylaları, termal kaynakları ve yaban hayatı açısından zengindir.Ancak bu zenginliklerin yeteri kadar değerlendirilmemektedir. Özellikle son yıllarda ülkemizin yabancı turistler açısından en çok çekim gücü sağlayan sağlık turizmi konusunda hiçbir yatırım da bulunmamakla birlikte;kaldı ki bu yönde Zonguldak ilinin daha önce Bakka ile yapılan çalışmalarda da öne çıktığı üzere Sağlık Turizmi ile ilgili potansiyeli olduğu da belirtilmiş;Zonguldak ili kırsalında nüfus kaybının önlenmesi için Kırsal Kalkınma Stratejilerine ihtiyaç duyulmakta olduğuna işaret edilirken,bu açıdan bu çalışma kapsamında Kırsal Turizm, Çiftlik Turizmi ve Sağlık Turizmi konularına da yönelmesi uygun görüldüğü belirtilmiş tir.Zaten buna ek olarak da Eko-Turizm başlığı altındaki diğer dallarda potansiyeli bulunmakta olup,tescilli sit alanı ve taşınmaz kültür varlığı stoku ile birlikte endüstriyel mirasın da eklenmesiyle kent-kırsal bütünlüğü bozulmadan önemli bir turistik gezi ağı oluşturulabilecek olması da buna dahil edilebilir.

KAYNAK:Zonguldak İlinde Alternatif Turizm ve Köy Hayatı Deneyim Konsepti Araştırma Çalışması