Türkiye’nin her alanda en pahalı kentlerinden biri olan Zonguldak’ta son gündeme gelen zamlarla birlikte ipin ucu kaçmış bulunuyor.
Tek simidin 15 liraya satılacağı, dolmuş ücretlerinin 32 lira olarak düşünüldüğü, kafe ve pastanelerde bir çayın 40-50 liraya, bir kahvenin 100-150 liraya satıldığı, lokantalarda 200 liraya dayanan çorba fiyatlarının olduğu, bir dilim böreğin bile 100 liradan aşağı satılmadığı Zonguldak’ta bunun nedeninin denetimsizlik ve boş vermişlik olduğu anlaşılıyor.
Halka açık mahallerde gerektiği şekilde wc alanının olmadığı, bazılarında kadın wc’nin hiç bulunmadığı, büfe ruhsatı alıp lokantaların oluşturulduğu, canı isteyenin kentin göbeğinde canının istediği gıda maddesini sağlık kontrolleri yapılmadan sattığı bir kent haline dönüşen Zonguldak’ta halk ipin ucunun kaçtığı konusunda hem fikir.
Keyfi zamların çok kolayca yapılabildiği Zonguldak’ta alışveriş yapmak bir eziyet halini almış bulunuyor. Gerek gıda maddelerinde gerekse tekstil sektöründe başka kentlere göre en az iki misli pahalı ürünlerin satıldığı göz önüne alındığında, burada yaşamanın da zorluğu ortaya çıkıyor.
Keyfi zamlara karşı önlem alınmaması ise iktidarın bir zaafı ve başarısızlığı olarak görülüyor.
