Programda konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Zonguldak’ın Türkiye’nin enerjisine enerji katan çok müstesna bir il olduğunu ifade etti. Zonguldak’ın kömürüyle, doğalgazıyla bir enerji üssü olduğunun altına çizen Bakan Bayraktar, “Bugün enerjinin başkenti Zonguldak'tayız. Bir kez daha buradayız. Zonguldak Türkiye'nin enerjisine enerji katan Türkiye'nin bağımsızlığı yolunda, enerjideki bağımsızlığı yolunda her zamanki gibi yüz elli yıldır olduğu gibi ve bundan sonra olacağı gibi büyük bir katkı sağlayan çok güzide çok müstesna bir il. Enerjinin başkenti Zonguldak diyoruz. Zira enerjide TTK'yla, Türkiye'nin yine güzide kurumlarından biri. Türkiye Taş Kömürü kurumuyla bir anlamda ismi özdeşleşen bu şehirde aynı zamanda yeni bir hikaye yazıyoruz. Türkiye'nin Bağımsızlığında Türkiye'nin doğal gaz keşfinin gerçekleştiği, doğal gazın karaya geldiği ve şu anda evlerimizde kullanıldığı Zonguldak'tayız. Biz Cumhurbaşkanımızın bundan yıllar evvel 2053 ve 2071 tarihlerinden bahsettiğinde bunu her çok fazla kişi anlamamıştı. Bunun altında ne var? İnşallah onlardan da çok kısa sizlere bahsetmek istiyorum. Ama şöyle bir geriye gidelim. 2002 Türkiye şuna bir bakalım. Türkiye iki bin iki yılında sadece iki yüz elli iki yüz altmış milyar dolarlık bir ekonomiydi. Bugün gelinen Türkiye bir trilyon dolarlık bir ekonomi oldu. Türkiye'de kişi başına gelir on üç bin doların üzerine çıktı. O gün sadece 30 bin megavat kurulu gücü olan Türkiye bugün sadece Zonguldak'ta 3500 yüz megavat kurulu gücü ulaştı. Bütün Türkiye'de yüz on bir bin üzerinde santralleri olan bir ülke haline geldi. 2002 yılında sadece beş ilde doğal gaz vardı. Zonguldak bunlardan biri değildi maalesef. Ama bugün Türkiye'nin 81 ilinde Türkiye'deki 72 milyon nüfusa şu anda doğalgaz mevcuttur. Çünkü 2002 yılında Cumhurbaşkanımız iktidara geldiğinde dedi ki bu çevreci, şehirlerimizin havasını düzelten, evlerimize konforlu, rahat yakıtı mutlaka getirmemiz lazım. Özellikle hanımefendiler bu rahatlıktan istifade etmeleri lazım dedi. Ve bu hedef doğrultusunda Biz çalıştık gelinen noktada bugün seksen bir ilde sekiz yüz altmış yerleşim yerinde doğal gaz kullanılır hale geldi. Ama elbette ki bu hikaye tek başına doğal gazı ithal ederek evlerimize getirmek, iş yerlerimizde ticarethanelerimizde kullanmaktan ibaret değil. Biz 2016 yılından bir milli heyecanla, milli bir ruhla tekrar farklı bir bakış açısıyla milli enerji ve maden politikası adını verdiğimiz bir politikayı geliştirmeye başladık. Ve dedik ki Türkiye enerjideki bu dışa bağımlılığını bitirmezse, Türkiye'ye petrol ve doğalgazını kendisi arayıp üretmezse biz maalesef bu içinde bulunduğumuz ekonomik daralmadan çıkma şansımız yok.
31 TANE GEMİ ŞU ANDA FİLYOS'TA ÇALIŞMALARINA DEVAM EDİYOR
Türkiye'nin enerjideki bağımsızlık hikayesi bir milli güvenlik meselesidir. Türkiye enerjide bağımsız olursa Türk Gerçekten tam bağımsız o zaman olabilir. O yolda çalışmaya başladık ve dedik ki geçmişte yapılanın aksine daha farklı bir şey yapmamız lazım. Geçmişte Karadeniz'i aramalarımız olmuştu. 6 tane derin deniz sondajı yaptı Karadeniz'de. Yine AK Parti döneminde. Dedik ki bu sefer Biz kendi gemilerimizle, kendi mühendislerimizle, kendi teknisyenlerimizle, kendi insanlarımızla, kendi gençlerimizle bu petrolü ve doğal gazı arayacağız dedik. Ve şu anda Türkiye dünya üzerinde en gelişmiş filolardan birine sahip deniz sondaj gemisi. Fatih, Yavuz, Kanuni ve Abdülhamit Han gemilerine sahip iki tane sismik gemisine sahip ve bunların yanında bugün Filyos'a gideceğiz bu toplantıdan sonra. 31 tane gemi şu anda Filyos'ta bu faaliyetle ilgili çalışmalarına devam ediyor. Dolayısıyla bu ve dedik ki bugüne kadar gidilmeyen yerlere gideceğiz. Akdeniz'de Türkiye'nin bir derin deniz araması sondajı yoktu. Biz Akdeniz'de Kıbrıs Adası'nın güneyinde bile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin bize verdiği ruhsat sahalarında üç tane altı tane geçen ruhsat sahalarımızda, kıta sahanlığımızda toplam dokuz tane derin deniz sondajı yaptık. Eğer bu gemiler bizim olmasaydı, eğer biz bunları kendi mühendisimizle, kendi teknik ekibimizle yapmamış olsaydık, yapmayı hedeflememiş olsaydık emin olun Akdeniz'de bize bu sondajları yaptırmazlardı. Öyle başkasının kiralık gemisiyle veya efendim sözleşmeli hizmet alımıyla bu işleri yapmak mümkün değil” dedi.
HEDEFİMİZ ENERJİDE DIŞA BAĞIMLILIK DÜŞÜRMEK
Enerjisini kendisi karşılayan, enerjide dışa bağımlılığını düşürmüş bir ülke haline geleceğini ifade eden Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “Otuz bin megavatlardan, yüz on bin megavatlara geldiğimiz, neredeyse hiç üretimi olmayan, rüzgar ve güneşten bugün yirmi dokuz bin megavat elektrik üreten bir Türkiye haline geldi. Türkiye barajlarıyla, hidrolik santralleriyle inşallah çok yakında nükleer santraliyle Enerjisini kendisi karşılayan, enerjide dışa bağımlılığını düşürmüş bir ülke haline gelecek. Biraz önce ifade ettim. Bizim enerjide yapmaya çalıştığımız şey, enerjide dışa bağımlılığımızı düşürme hedefi, Türkiye'nin milli güvenlik meselesidir. Türkiye nasıl savunma sanayinde hamleler arka arkaya yaptıysa, dışa oradaysa orada neredeyse yüzde yirmilere onların altına düşürdüyse benzer şekilde enerjide de diyoruz ki iki bin elli üçte inşallah Türkiye kardeşlerim yaptığımız bu hamlelerle Filyos'ta orada gemilerimizde yaklaşık sekiz yüz bin kişi iş sahibi oldu. Şu anda Filyos'ta beş binin üzerinde kardeşimiz çalışıyor. İnşallah önümüzdeki yıllarda da bu çalışmalarımız devam edecek. Elbette ki o kuruluş aşamasından sonra da üretim aşamasında önümüzdeki 25 yıl boyunca bu bölgede faaliyetlerimiz devam edecek Ama elbette ki Sakarya sahası tek başına bizim için yeterli değil. Bunu mutlaka artırmamız lazım. Türkiye'nin ihtiyacı elli milyar metreküp yani Türkiye Avrupa'nın en çok doğal gaz tüketen dört ülkesinden birisi. Dolayısıyla bizim Karadeniz'de bizim Akdeniz bizim Somali'de, Libya'da Türkiye'nin birçok farklı ülkede, farklı operasyonları inşallah bundan sonra da farklı araştırmaları çalışmaları olmaya devam edecek. Dolayısıyla biz bu yolda büyük bir gayretin içerisindeyiz. Inşallah bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da dualarıyla, sizlerin dualarıyla bu hedeflediğimiz yolda yürümeye ve inşallah sizlere hayırlı haberler vermeye, yeni zaferler, yeni müjdeler vermeye gayret edeceğiz. Değerli kardeşlerim, elbet Bu bütün bu çalışmalar sadece doğal gaz alanında değil. Gabar'da da çok önemli faaliyetler yürütüyoruz. Bakın sadece bundan sekiz yıl önce, iki bin on altı yılında biz bütün Türkiye'de, Batman'da, Adıyaman'da, Trakya'da otuz altı bin varil günde üretiyordu. Türkiye'nin ihtiyacı bir milyon varış. Biz bugün sadece Gabar'dan yaklaşık kırk yedi bin varil petrol üretir hale geldik. Gabar daha önce adı terörle anılan Kato, HESler, dereler girilemeyen terörden dolayı terk edilen bu topraklarda bizim çocuklarımız, bizim mühendislerimiz, bizim teknisyenlerimiz, bizim artık o dağlarda onlarca kuyu açtılar. Ve her gün kırk yedi bin varil, oradan petrol, bütün Türkiye'ye ham petrol dershanelere gidiyor. İnşallah kırk yedi Biri yüz bin varile çıkaracağız. Hakkari'de, Van'da yapacağımız, yaptığımız ve şu andaki çalışmalarla Karadeniz'de yeni yapacağımız çalışmalarla, yeni sondajlarla da hem mevcut rezervleri arttıracağız, hem de yeni keşiflerle inşallah petrol ve doğal gaz dışa bağımlılığımızı azaltacağız ve İnşallah bir gün bunu nihayete erdireceğiz. Dolayısıyla Türkiye böyle bir Türkiye olduğunda emin olun çok daha güçlü olacak. Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu bu aile ve gençlik bankası. Onun fonu petrol ve doğal gaz gelirlerimizden ve maden gelirlerimizden gelecek. Yeni evlenecek genç kardeşlerimize destek krediler, iş kuracaklara imkanlar buralardan inşallah sağlanmış olacak. Biz başka bir şeyi daha yapıyoruz.
MAVİ VATAN, BİR MASAL DEĞİL, BİR DESTANDIR
Konuşmamasına Mavi Vatan’ın öneminden bahseden Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “Biz doğal gaz ve petrolde, petrolde demeyelim, doğal gaz ve elektrikte maliyetleri mümkün olduğu kadar devlet olarak üstlenmeye gayret ediyoruz Bugün vatandaşımızın ödeyeceği bin liralık faturanın altı yüz lirasını devlet karşılıyor. Son dönemde elektrik ve doğal gazdaki fiyat değişimleri oldu. Ama emin olun yine bin liralık ödenecek faturanın altı yüz lirasını devlet kendi imkanlarıyla hazine Üzerinden karşılıyoruz. Benzer şekilde doğal gazda maliyetleri yansıtmamaya gayret ediyoruz. Önümüzdeki dönemde de bütçe imkanlarımız, bütçe kabiliyetlerimiz nispetinde bu desteklere devam edeceğiz. Ama şunu hedefliyoruz. Gelir grubu yüksek vatandaşlarımız. Onlar biraz gerçek maliyet neyse ona katlansınlar istiyoruz. Onun dışında gerçek ihtiyaç sahibi emeklimiz, dar gelirli vatandaşlarımıza bu destekler ulaşsın istiyoruz. Dolayısıyla inşallah imkanlarımız ölçüsünde biz yine vatandaşlarımızı elektrik ve doğal gazla desteklemeye devam edeceğiz. Ama biraz önce ifade ettiğim, Türkiye Taş Kömürü Kurumu'nun buradaki faaliyetleri, Türkiye'nin kendi kömürünü, kendi madenlerini üretmesi Türkiye'nin doğalgazını, petrolünü kendisinin üretmesi, ülkemizin ekonomisini çok daha güçlü bir hale getirecektir. Türkiye çok daha güçlü ve müreffeh bir ülke olarak inşallah yoluna devam edecektir Değerli kardeşlerim ben bu anlamda hep birlikte yeni bir heyecanla büyük bir coşkuyla inşallah burada gördüğümüz coşkuyla önümüzdeki süreçte de hep birlikte gayret etmemiz gerektiğine inanıyorum. Hepinize bu anlamda güveniyorum ve inşallah Cumhurbaşkanımızın Liderliğinde Türkiye yüzyılında birileri mali vatana ne dedi biliyorsunuz değil mi? Birileri bunlara masal dedi. Ya bu mavi makam masalı dedi. Bizim için mavi vatan, bir masal değil, bir destandır arkadaşlar, destan. Ve inşallah Vekillerimizle beraber. Filyos'a gideceğiz. Dolayısıyla inşallah bu mavi vatan destanını biz Sakarya'dan, Filyos'tan, Zonguldak'tan bütün Türkiye'ye ve bu tüm bölgeye yayacağız. Çok daha güçlü, çok daha bağımsız bir Türkiye olarak inşallah yolumuza devam edeceğim. Ben bu anlamda bu güzel vesilesiyle tekrar burada olmaktan büyük bir memnuniyet duydum. İl Danışma Meclisimizin bu toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.