Zonguldak’ta, 3 Mart 1992’de Kozlu Maden Ocağı’nda meydana gelen grizu faciasında hayatını kaybeden 263 madenci için anma töreni düzenlendi. Şehit Madenci Anıtı’nda yapılan törende sendika ve meslek odası temsilcileri iş kazalarının önlenebilir olduğuna dikkat çekerek, madencilik sektöründe taşeronlaşmanın artmasının ve TTK’ya işçi alımının durma noktasına gelmesinin büyük riskler taşıdığını vurguladı.
Törene CHP Zonguldak Milletvekili Eylem Ertuğrul, Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem, CHP İl Başkanı Devrim Dural, Saadet Partisi Merkez İlçe Başkanı İsmail Üstünyer, TMMOB Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şube Başkanı Erdoğan Kaymakçı, Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, GMİS Genel Sekreteri Yener Arslanboğa, GMİS Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Tayfun Demir, Enerji Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası (ESM) Zonguldak Şube Başkanı Özgür Erkal ve çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcisi katıldı.
Madenci anıtına çelenk sunulmasının ardından faciada hayatını kaybedenler için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.
“23 YILDA 32 BİN EMEKÇİ İŞ KAZALARINDA HAYATINI KAYBETTİ”
Maden Mühendisleri Odası Başkanı Erdoğan Kaymakçı, törende yaptığı konuşmada, iş kazalarının kader değil, önlenebilir iş cinayetleri olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Bugün, 3 Mart 1992’de Kozlu’da yaşanan facianın 33. yıl dönümü. Ancak geçen yıllar içinde ne yazık ki değişen pek bir şey olmadı. Türkiye’de iş kazaları ve iş cinayetleri her yıl binlerce emekçinin hayatına mal oluyor. Resmi verilere göre, sadece 2024 yılında en az 1.897 işçi iş kazalarında yaşamını yitirdi. 23 yıllık AKP iktidarında bu sayı 32 bini aştı. İşçilerin hayatlarını kazanmak için girdikleri işyerleri, onların mezarına dönüşmemeli.”
Kaymakçı, işçi sağlığı ve güvenliği yasalarının işverenleri koruyacak şekilde düzenlendiğini, iş güvenliği önlemlerinin piyasa koşullarına terk edildiğini belirterek, kamucu politikaların yeniden hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
“TTK’DA İŞÇİ AÇIĞI KRİTİK SEVİYEDE”
GMİS Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, Türkiye Taşkömürü Kurumu’nda (TTK) çalışan madenci sayısının hızla azaldığını belirterek işçi alımının zorunlu hale geldiğini söyledi:
“2024 yılında 1.518 madenci emekli oldu. TTK’daki işçi sayısı 7 bin 731’e kadar düştü. Ancak kömür üretiminin sürdürülebilirliği için norm kadro uygulanmalı ve acilen işçi alımı yapılmalıdır. Madencilik gibi ağır ve riskli bir sektörde yeterli işçi olmadan üretimi artırmak mümkün değildir. Aksi takdirde iş güvenliği zafiyetleri artacak ve yeni faciaların önü açılacaktır.”
Mutlu, madencilerin sadece yer altından kömür çıkarmakla kalmadığını, deprem ve afetlerde de önemli bir rol üstlendiklerini hatırlatarak, TTK’nın güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
“RÖDEVANS SAHALARINDA KAZA ORANLARI DAHA YÜKSEK”
ESM Zonguldak Şube Başkanı Özgür Erkal, taşeronlaşmanın artmasının iş güvenliği açısından büyük riskler doğurduğunu ifade etti:
“Özel sektöre devredilen rödevanslı sahalarda kaza oranları çok daha yüksek. Buna rağmen taşeronlaşma her geçen gün daha fazla yaygınlaşıyor. Oysa madenciliğin kamucu bir anlayışla yürütülmesi şarttır. Denetimler sıklaştırılmadığı sürece bu faciaların önüne geçilemez.”
İşçi sağlığı ve güvenliği önlemlerinin artırılması, işveren sorumluluğunun sıkı denetimlerle sağlanması gerektiğini belirten Erkal, “Madenlerde kullanılan teknolojinin güncellenmesi, periyodik risk analizlerinin yapılması ve çalışanlara düzenli güvenlik eğitimleri verilmesi zorunludur” dedi.
MADENCİLERİN MÜCADELESİ SÜRÜYOR
Anma töreninde konuşan sendika ve meslek odası temsilcileri, Türkiye’de iş cinayetlerinin önlenmesi için etkin denetim mekanizmalarının hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı. İş güvenliği önlemlerinin piyasa koşullarına terk edilmemesi gerektiğini belirten yetkililer, taşeronlaşmaya karşı mücadelenin süreceğini ifade etti.
Katılımcılar, madencilerin güvenli koşullarda çalışabilmesi için kamucu politikaların yeniden uygulanması ve işçi haklarının korunması gerektiğini dile getirerek, kaybettikleri meslektaşlarını saygıyla andı.