Engelliler korosu. Gerçekten çok ses getirdi.
Muhteşem ötesi bir çalışma. Ülkemizde bir ilk.
Bu ilki engelliler korosu, Türkiye Sakatlar Derneği Zonguldak şubesi başardı.
Hem de Türkiye geneli.
Başkan Hüseyin Şirin, bunu başardı. Tüm ekibi birlikte yönetimi ile tebrik ediyor ve kutluyorum.
Çok da kolay değildi. Ama başarıldı.
Dünya engelliler gününde muhteşem bir konser ile bu koro halkın karşısına çıktı.
Gerçekten güzeldi. Ben de izledim. Katıldım. Her şey harikaydı. Bir başarı hikayesi yazıldı.
Hepsi olağanüstü çalıştı. Muhteşem eser ortaya çıktı.
Çok da ses getirdi. Belki protokol yer almadı. Katkı vermedi. Bunu da gördük.
Gözlemledik. Şimdi gelelim esas soruna. Konu başlığına.
Koro ekibi dağılıyor mu?. İçlerinde büyük dargınlık var mı?
Sessizlik hakim. Kırılanlar var.  Küskünler var. 
Bize bu şekilde bilgiler geliyor. Çünkü koro ekibinde belli bir hiyerarşi sağlanmamış.
Ayrımcılık yapılmış. İşin tuhaf tarafı başı açık kadınlar.
Başı kapalı kadınlar diyerek ayrım yapıldığı söyleniyor.
Hem de bu çağda ve bu günlerde.  Ben kendi adıma bunu anlayamadım.
Türkiye başı açık ve kapalı kadın ayrımını ortadan kaldırmış iken yeniden böyle bir ayrımı ortaya ve gündeme getirmek.
Kime ve kimlere yarar? Kimlere çalışır? Çok da anlayamadım.
Anlayan varsa bana da söylesin. Ne demek başı açık. Başı kapalı kadınlar.
Gala gecesinde koro oluşurken başı açık kadınlar öne.
Başı kapalı kadınlar arka sıralara atılmış deniliyor.
Koro şefinin bu düzenlemeyi yaptığı iddia edilerek söyleniyor.
Kim kime yaranıyor veya torpil yapıyor. Böyle bir şey kabul edilebilir mi? 
Böyle bir ayrım yapılabilir mi? Neymiş efendim. Başı açık kadınlar göze hitap ediyormuş.
Dikkat çekiyormuş.Güzel görünüyormuş. 
Halkın ruhuna tercüman oluyormuş. Sanki maksim gazinosundayız.
İstanbul/ Caddebostan  eğlence dünyasındayız. Seyirciye  ve izleyiciye hitap edeceğiz.
 Maşallah ne büyük düşünce.
Bu konuda büyük rahatsızlık var. Bu çağda böyle bir düşünce.
Böyle bir anlayış.Çok da anlayamadım. 
Çünkü başı açık ve kapalı diyerek ayrım yapılır mı?
Türbanlı. Türbansız. Çok da kabul edilir değil.
Sayın Ferdi hoca‘ nın böyle bir tasarrufta olduğu iddia ediliyor.
Bilemiyorum. Doğruluk payı var mı?
Yok mu? Doğrusu şu ki.. Başı kapalı kadınlarımız koroyu terk etmiş.
Gitmiyorlar. 
Bir de koroda diğer yer alanlarında arkadaşlarına sahip çıkması gerekirdi.
Bu da üzüntü yaratmış. Bunu söyleyelim.
Nerede kadın birlikteliği? Nerede kadın dayanışması?
Nerede?  Koro olmak , ekip olmak .
Güzel bir düşünceydi.
Ama hem de ilk etapta havlu atıldı.
 Bizler bunu yazarken çok üzüldük.
Engelliler korosu böyle bir sonla karşılaşmamalıydı.
Olmadı.Olamadı. Başı kapalı kadınlarımız artık koroyu terk etti.
Ayrıldı. Gitmiyorlar. Bunu dünkü koroya katılmayarak protesto ettiler. Bizde üzüldük.
Aslında olayın olduğu gün basın karşısına çıkacaklardı.
Basın açıklaması bile canlı yapacaklardı. Sonra  geç oldu diyerek vazgeçtiler. 
Diğer koroda çalışanlar ise devam ediyor.
Ayrılanlara da  kendi ekipleri tarafından destek verilmediği ifade edildi.
Bu da tepki ile karşılanıyor. Böyle bir ayrımcılığı kendi adıma şahsen kabul etmiyorum.
Türkiye Sakatlar Derneği başkanımız Hüseyin Şirin’in ise bu konuda ne diyeceği de çok merak ediliyor.
Sayın Başkan Şirin çok büyük emek harcadı.
Efor sarf etti.Çaba gösterdi.
Ortaya muhteşem ötesi bir koro çalışmasını hayata geçirdi.
Koro ekibinde yer alan  başı kapalı kadınlarımızı dışlayan, hatta yok sayan   düşünce ile bu koro yara almamalıydı.
Başı kapalı kadınlarımıza ayrımcılık yapan zihniyetin bu davranışı kabul  edilir değil.
 O zaman böyle bir görüşe sahipseniz.
Neden o zaman  kaç ay provalar yapıldı.
O zaman neredeydiniz? Neden uyarmadınız?
Bizler böyle bir ayrımcılık yapacağız.
O zaman belki başı kapalı kadınlarımız korodan ayrılırdı. Birde  önemle bu konuda yapılan mobing ise hiç kabul edilmez.
Koroya yazık oldu. Başı kapalı kadınlar ayrıldı.
Başı açık kadınlarımız ise  pür neşe ile moralli bir şekilde devam ediyor.
Koro ekibinde profesyonel olma yolunda emin adımlarla yol alıyorlar.
Alkış sesi herkesi memnun ve mutlu ediyor.
 Koro ekibinde yer alan erkek grubu da yoğun çalışıyor. Koro şefi ise ekibi bir arada tutamamasının ve taraflı davranmasının  sonuçlarını yaşıyor.
Tabi ki bu bir iddia. Hayırlı ve uğurlu olsun.  
Engelliler korosuna yazık oldu. İnşallah çabuk toparlanırlar.
Emekler heba olmasın. Yanlışlar düzeltilsin.
Son çare Hüseyin Şirin başkan bu olumsuz durumu ortadan kaldırır düşüncesindeyim.
Hata yapanlarda özür diler.Korodan dışladıkları isimlerin ellerini öperler.
Bir daha böyle şeyler yapmayacaklarını taahhüt eder. Ve başı kapalı kadınlarımız da koroda ön safhada yer alarak hiç olmazsa kırılan kalpleri ’’onare’’ edilir, düşüncesindeyim.
Şimdilik nokta.