Zonguldak 2020 yılında önemli yatırımları gördüğünü söylemiştik.

Devam eden yatırımlarda  var.

Örneğin hastane inşaatı.

Artık bitmek üzere.

2021 Ağustos teslim.

Hastane içi makine ve teçhizatta alınacak.

Artık koğuş sistemi yok.

Hep tekli odalar.

Hastalar  tekli kalacak.

Özle oda gibi.

Tam 425 yatak.

Önemli sayıda yoğun bakım.

Çok modern bir hastaneye de geçte olsa kavuşuyoruz.

İnşallah kısa sürede hem bina biter.

Hem de iç donanım.

Tefrişat.

Tamamlanır.

 Zonguldak için çok önemli bir eksiklik gideriliyor.

Sadece hastane değil:

Dere ıslahları sürüyor.

Liman sahili inşaatı devam ediyor.

Yollar tam gaz.

Ereğli ve Devrek yolunda bir sorun var.

İnşallah oda tamamlanır.

Ayrıca yeni yatırım adına.

Çaycuma sera OSB.

Manda OSB.

Devrek ve Gökçebey OSB.

Bunlarda çok önemli.

Alaplı OSB tahsisleri  ağır gidiyor.

Yavaş gidiyor.

Tersaneler canlandı.

2020 yılı kötü olmasına rağmen.

Zonguldak yatırım adına mutluluk verdi.

Moral verdi.

İnşallah her şey çok daha iyi olacak.

Ve tabi ki Filyos Projesi.

Çılgın projemizin artık içi doluyor.

Ona da ayrı bir köşe  yazısı yazarak değerlendirelim.

2020 YILININ KAZANÇLILARI

2020’nin son günleri bu günler.

Ülkemiz ve dünya açısından da çok zor geçti bu yıl!

Özellikle ekonomik açıdan insanlar çok zorlandı, yatırımlar azaldı, bazı yatırımcılar ve işyeri sahipleri battı, bazıları ise zor kurtardı.

Ancak arsa ve arazi yatırımları biraz kazandırdı.

Küresel olayların da etkisiyle ekonomik ve sosyal anlamda oldukça zorlayıcı geçen bir yılı geride bırakırken, arsa-arazi yatırımlarında 2020’de neler olduğunu ve 2021’de gayrimenkul yatırımlarının ne tarafa kayacağını araştırdık.

Hareketli bir gündemle tüm sektörlerin hızlı ve köklü değişimlerden geçtiği bugünlerde sosyal yaşamın yanı sıra, modern çağın ve iş dünyasının barındırdığı yaşam biçimleri de bireyler tarafından sorgulanarak, alışılagelen düzene karşılık alternatif senaryolar oluşturulmaya başlandı.

Hem pandemi hem de ekonomik dalgalanmaların etkileriyle, kentsel mekânlar ve yaşam alanlarına dair yeni soru işaretleri gündeme gelirken, büyük oranda dijitalleşen ilişkilenme biçimleri kentlileri doğaya daha yakın yerlerde yaşamanın yöntemlerini araştırmaya itti.

Tüm sektörlerin hızlı ve köklü değişimlerden geçtiği 2020 yılında hem pandemi hem de ekonomik dalgalanmaların etkileri köyden kente olan göçün yönünü, kentten köye çevirdi. Bazı araştırma verilerine göre bu önlenemez hareketle 2020 yılındaki çiftçilik belgesi sayısı 1.803.000 kişiye ulaştı.

Talepler özellikle Ege ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yoğunlaşıyor. Yatırım uzmanları, ülkemizde ekilebilir tarım arazisi büyüklüğünün 23 milyon metrekare olduğunu, tarımda çalışan işçi sayısının azaldığını ancak özellikle son 1 yılda yerleşmek ve kendi tarımını yapmak üzere insanlarda kentten köye göç olgusunun hızlandığını belirtiyor. “5 yıl önceki ‘tarlayı ne yapayım’ düşüncesi yerini ‘nerede tarla almalıyım’ sorusuna bıraktı.  

Özellikle Ege ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerindeki arazilerde %40’a varan fiyat artışına neden olan talep yoğunluğundan ötürü devlet 3083 sayılı yasa kapsamında 1 milyon dekar büyüklüğünde bir alanı tarım arazisi olarak vatandaşa tarım yapması karşılığında uygun fiyatla sundu.

 Sadece bu gelişme ile Güneydoğu Anadolu bölgesinde nüfusu 6 ayda %35 artan köyler bulunuyor.  2021’de geleneksel tarım dönemine dönüleceği verilerle çok açıktır ve ülke ekonomisi açısından memnuniyet vericidir.

Yapılan çalışmalarda derlenen veriler ortaya koyuyor ki, bir on yılı daha geride bırakırken, alışılagelen yaşam biçimleri, çalışma yöntemleri ve eski usuller terk edilirken, yatırım kanadında arsa-arazi yatırımları gibi daha geleneksel kanallara yönelim gözleniyor.

Döviz yerine kâr oranı yüksek, risksiz toprak yatırımları, 2021’de de rağbet görmeye devam edecek gibi görünüyor.

Tercih edilen arazı alımlarında istihdam oranlarının da yükselmesi ülkenin refahına kesin olarak pay katacak gibi de ortaya çıkıyor.