Bilindiği gibi yıkılan belediye merkez çarşısından kalan alana gelen giden bir satış merkezi kuruyor, ne olduğu, neden imal edildiği belirsiz gıda maddelerini satıyor. Denetim de yok, yapılmışsa da haberimiz yok…

Toz toprak içinde satılan gıdaları yiyenler de oluyor, belki hastalananlar da oluyor ama antenlerimiz yok ki her şeyi takip edelim…

Bu kepazeliğin haberini yaptık dün, fotoğraf alırken de dangalağın teki geldi “ne çekiyorsun, kimi çekiyorsun?” diye bir de hesap sormaya kalkıştı. Biliyor başına ne geleceğini…

Böyle bir satış türüne oda ve meslek örgütleri karşı çıkıyor. Zonguldak Lokantacılar ve Kahveciler Esnaf Odası Başkanı Alparslan Küçük, festivale izin veren Zonguldak Belediyesi’ni sert sözlerle eleştirerek, bu tür etkinliklerin yerel esnafı mağdur ettiğini söyledi.

Zonguldak Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Muharrem Coşkun da Hatay Künefe ve Kebap Festivali'nin açılmasına izin veren Zonguldak Belediyesi’ne sert tepki gösterdi. Coşkun, “Burada Zonguldak esnafımız zarar görüyor. Zonguldak Belediye Başkanımız, günübirlik, üç günlük, beş günlük ya da bir haftalık bu tür organizasyonlara izin vermemeli. Bu tür panayır tarzı, festival benzeri etkinliklere müsaade edilmemesi konusunda Sayın Belediye Başkanımızla bizzat görüşeceğim” dedi.

Haklıdırlar!

Böyle olmaz, olmamalı…

Zaten can çekişen küçük esnafa bir darbe de böyle vurulmamalı…

Esnaf, tüccar filan derken; şu indirim martavallarına dikkat çekmek istiyorum. İndirim denen olmay Türk Ticaret Kanununda, Borçlar Hukukunda bazı yasalarla belirlenmiş bir kavramdır. Öyle herkes kafasına göre indirim yapamaz. İndirim yapacağın ürünlerin listesini hazırlayacaksın, eski ve yeni fiyatlarını ekleyeceksin ve TSO’dan izin alacaksın, indirim yapacağın günleri de ilan edeceksin.

Biz de nasıl peki?

Ne odaları, ne denetim mekanizmalarını takan yok!

Halkı zaten dikkate alan yok…

Bir de şimdi vitrinlerde şu yazıyı görüyoruz: “Tüm ürünlerde yüzde 50 indirim” ya da “tüm fiyatlar etiketin yarısı”

İnsan beynini hafife alıyorlar, insan aklıyla dalga geçer gibi walla…

Maden tüm fiyatlar etiketin yarısı; tüm etiketlere o fiyatı yazıp satsana malını…

Ama olmaz;

İlla kazıklayacak, ille sevecek(!), denetimciler de buna sessiz kalıp uzaktan bakacak, vatandaş diyor ki; “bunları denetleyemiyorlar, çünkü içlerinde iktidar yanlıları var, uçururlar adamı…”

Durum başla işte baylar bayanlar…

Karşısındaki vatandaşmış, bazı hakları varmış, sen devlet ya da kurum olarak vatandaşı korumakla görevliymişsin;

Nerdeeeee?

Bunlar ancak kendilerine Müslüman, halka gelince mi, “boş ver avam takımını… Alışıyorlar… Alışsınlar”

Evet;

Çıkamıyoruz çarşıya pazara,

Gelmişiz biz nazara…